“Kimsenin ayıbını ne gör ne de söyle, insanın kendi kusur ve ayıbı kendine hem yeter hem de artar. Kusur görmek istiyorsan kendi kusurlarını gör ve onları düzeltmeye çalış” diyor, Merhum M. Z. Kotku (k.s.)
Kendinde aramaya cesaret edemediği hataları insan başkalarında çok kolay buluyor. Halbuki önce kendisine baksa. Kimin kusuru yok ki. Kendisi gıybet ederken, haset ederken, kin güderken, adaletsizlik, merhametsizlik ederken, bencilliğin pençesinden, kibirden kurtulamazken, haramlara karşı hassasiyet yok olmuşken başkalarının hataları ile meşgul olmak kimin ne işine yarar ki!
Biz bu günahlardan hangisinden tövbe ettik veya tövbe ettiğimiz hangi günahımız bağışlandı? Yüce Allah bizim hakkımızda nasıl bir karar verecek biliyor muyuz? Bildiğimiz tek şey, Allah’ın rahmetinden ümit kesemeyeceğimiz. Çünkü ümitsizlik imanı da tehlikeye atar. O zaman insan yaşama sevincini de, hayata direncini de kaybeder.
Yanlışlarımız, günahlarımız, düşüncelerimiz şekillendirilse ve bizim olduğu belirtilmeden önümüze konulsa inanın ilk nefret edip yüz çeviren biz oluruz.
Hal böyle iken başka insanların kusurlarını araştırmak çok kötüdür ve bir hastalıktır. En çok kusur arayanlar, kendi kusurları en çok olanlardır. Sürekli kusur arayanların bir süre sonra güzellikleri görme yetenekleri zayıflar. Hiçbir şeyden mutlu olamaz hale gelirler. Her insanın dikkatinin dağıldığı, boş bulunduğu, zayıf düştüğü zamanlar ya da dönemler vardır. Böyle bir zamanda yaptığı bir kusurun insanlar arasında yayılması hiç kimsenin hoşuna gitmez. Kur’anı- Kerim de “Birbirinizin gizli yönlerini araştırmayın ve birbirinizi arkadan çekiştirmeyin…”(Hucurat suresi 12)buyurulurken, Hz. Ali r.a. da; “Sizin en kötünüz, temiz insanlara kusur bulan ve dostlar arasına ayrılık düşürendir.” İkazında bulunur.
Bizler önce kendi hatalarımızı görmeliyiz. İyilikte kendimizden daha üstte olanlara, kötülük ve günahta ise kendimizden daha az günahkar olanlara bakmalıyız. Büyük insanlar hep böyle yapmışlar. “Kusur bulmak için bakma birine, bulmak için bakarsan bulursun. Kusuru örtmeyi marifet edin! İşte o zaman kusursuz olursun” der Hz. Mevlana. Evet, insanlarda İyilik aranmalı, güzellik aranmalı, doğruluk aranmalı ama kusur aranmamalıdır.
Çağımızda işlenen en büyük günahlardan birisi de kötülükleri ve günahları teşhir hastalığıdır. Her gün televizyonlarda, dost sohbetlerinde bunun binlerce örneğini görmekteyiz. Marifetmiş gibi yaptığı melaneti anlatırken başkalarını ona teşvik ettiğini, özendirdiğini, yapılma yollarını başkalarına da öğrettiğini hiç hesap etmiyor insanlar. Kötüyü teşhir onu tavsiye ve ona teşvik işlevi görür.
Rabbimiz gizli ve açık her türlü günahı yasaklıyor (Enam 6/151). Ama günah işleyebileceğimizi de belirtiyor (Nisa 4/17). İnsanız. Hata edebiliriz. Ama bu hata ve günahları ilan etmemeliyiz. Günahımıza başka şahitler tutmamalıyız. Tek şahidimiz Rabbimiz olmalıdır. Ona yönelmeliyiz. Ondan gizli kalacak hiçbir gizlilik yoktur. Günahların açıkça söylenmesi, günaha karşı olması gereken direnci kırar. Onun için örtülü kalmalı. Allah perdeyi kaldırmadıkça kişi perdeyi kaldırmamalıdır. Günahını böbürlenerek anlatan günahının cezasını katmerleştirir. Yüce Allah, bütün Müslümanların günahlarını bağışladığı halde günahlarını ortalığa yayanları affetmez. Peygamberimiz günahını açığa vuranı ikaz eder ve şöyle buyurur: Adamın biri gece kötü bir iş yapar. Yüce Allah o kişinin suçunu örter. Fakat o kimse sabah olunca rastladığı kişiye ben dün gece şöyle şöyle günah işledim, der. Allah da geceleyin örttüğü bu suçu ortaya saçar. Açığa çıkarır. Artık bu gizli günah açıkça işlenmiş hale gelir.
Önemli bir husus da başkalarının mahrem hayatına girilmemeli, aile mahremiyeti korunmalıdır. Bu mahremiyete sadakat göstermeyecek kadar ucuzlaşmış olanlardan uzak durulmalı, onlara istismar imkanı verilmemelidir. Hz. Peygamber (SAV); başkasının konuştuklarını onlardan habersiz dinlemeyin. Onların ayıplarını araştırmayın, gizli hallerini ortaya çıkararak onların ahlakını zedelemeyin, buyurur. Hatta çıtayı daha da yukarı taşıyarak şu tehlikeyi işaret eder: Kim bir Müslüman’ın ayıplarını araştırırsa Allah da onun ayıplarını araştırır (ortaya çıkarır). Allah kimin ayıbını araştırırsa, onun herkesten gizli gözden uzakta yapmaya çalıştığı kusur ve ayıbını ortaya çıkarır ve onu herkese rezil eder.
Özel hayatın dokunulmazlığı olmalıdır. Yasal gereklilik ve insanlığa zararlı bir unsur içermedikçe kişilerin içyüzü ortaya saçılmamalı, şeref ve onuru korunmalıdır. Hz. Peygamber (SAV); kim bir Müslüman’ın kusurlarını örterse, Allah da dünya ve ahirette onun kusurlarını örter. Kişi kardeşine yardım ettiği müddetçe Allah da o kuluna yardım eder, buyurur. Peygamberimiz (SAV); namus ve iffeti örtün, kim bunu zedelerse Allah da onu zedeler ikazını yapar. Zarar verirsen zarar görürsün. Ama erdemli tavır, zarar görürüm korkusuyla değil, Allah korkusu ve insani duygulardan dolayı insanları hoş görmektir.
En zor günde, mahşerde Allah’ın huzurunda günahlarımız birbiri ardınca ortaya döküldüğünde yaşanacak şu manzara ne kadar enteresandır: Kıyamet günü Yüce Allah, mümin kulunu hesaba çeker. Onu kendine hiç kimsenin görmeyeceği, duymayacağı şekilde yaklaştırır ve şu şu günahlarını hatırlıyor musun diye sorar. Kul hepsini itiraf eder, korkar ve her şeyin bittiğini zanneder. Tam o esnada Yüce Allah, Sen günahlarını ifşa emmemiş, ben de o günahlarını dünyada halktan gizlemiştim, şimdi de o günahları affediyor ve seni bağışlıyorum, buyurur. Bu manzara umutlarımızın zirvesi, Rahim olan Allah’ın kullarına rahmet tecellisidir.
Evet. Günahları itiraf etmek erdem değildir. Allah örtüyorsa biz de örtmeliyiz. Ama bilmeliyiz ki bu rahmet, yani Yüce Allah’ın günahları örtmesi bize günah işleme hakkını ve haklılığını vermez. İşlediğimiz günahın büyüklük, küçüklüğünden ziyade, kime karşı günah işlediğimizin farkında olmak ve Allah’dan hicap duymak gerekir. Unutmamalıyız ki; Kendisinden hicap duyan ve işlediği kusurlardan rahatsızlık duyup kendisini bağışlamayan kimsenin Allah tüm kusurlarını bağışlayabilir.
Allah razı olsun hocam. Bu güzel yazılarınızdan dolayı çok ,çok teşekkür ediyorum.
Yüreğinize sağlık
Amin Allah razı olsun sevgili kardeşim
Hocam, yine bu çok güzel veciz yazınıza; ilave olarak şunu söyleyebilirim. "Ne kadar doğruyuz" halimize âdeta ayna tutuyorsunuz. Ayna, nasıl fiziksel durumumuzu bize gösteriyor ise ruh şeklimizi de böyle nasihat mesabesinde olan bu makale ifade etmektedir.
"Başkalarını sizden farklı günahları sebebiyle mi ayıplıyorsunuz? "ikazı ne güzel bir uyarıdır.Öyle günahsız insan mı var?Kimi yalan söyler,sen dedikodu edersin.Kimi zina yapar,sen faiz yersin.Kimi içki içer sen de kul hakkı yersin.. Günah işleme konusunda ortağız, farkımız yok.. Fark olsa olsa farklı günahlar işleyisimizde.O halde vicdanlı ve akıllı insan başkalarının kirleri peşinde koşmak, onları ayiplamak yerine aynaya bakıp yüzündeki kirlerini görmeli ve temizleme gayreti içinde olmalıdır vesselam..
Selamünaleyküm Cuman ız mübarek olsun hocam Allah sağlık sıhhat afiyet huzur mutluluk versin İnş ellerinizden öpüyorum dualarınızı bekliyorum İnş
AMİN. ALLAH RAZI OLSUN. CÜMLEMİZİN CUMASI MÜBAREK OLUR İNŞALLAH.
AMİN ALLAH RAZIOLSUN MUHTEREM SELÂMLAR
İyi bilin ki, sizi gözetleyen muhafızlar, Kirâmen Kâtibîn melekleri var. Onlar yaptığınız her şeyi biliyorlar. Şüphesiz iyiler cennette, günahkârlar ise cehennemde olacaklar.” İnfitâr,10-14 Rabbim bizleri iyilerden olup, cennetine giren kullarından eylesin. HAYIRLI CUMALAR
Kalemine kuvvet Rabbim yar ve yardımcımız olsun Hayırlı Cumalar
Elinize sağlık hocam. Çok önemli bir hususu kaleme almışsınız. Gerçekten diğer yazılarınız da öyle, Allah razı olsun. Şu an, toplumu hızla ifsad eden, her türlü günahın, edepsizliğin, ahlaksızlığın, ulu orta, medyanın her alanında, reyting uğruna ifşa edilmesi söz konusu. Hele ki bütün TV kanallarında var sanıyorum, aile içi her türlü rezillik, müptezellik apaçık münakaşa şeklinde ortaya dökülüyor. Yazıklar olsun... Vesselam...
Ey Rabbimiz bugün de sana kul olarak el açıyoruz. Bugün bütün şerleri bizlerden uzak eyle. Habersiz gelecek belalardan bizleri koru. Mutlulukları, huzurları ve güzellikleri hayırlı bir şekilde bize ve sevdiklerimize ver. Bizi bugün sevdiklerimizden ayrı koyma. Dualarınızı beklerim. Cumanın hayır ve bereketinden istifade etmemiz duasıyla.
Allah razı olsun değerli hocam.Allah gizli ve açık bütün günahlarımızı affetsin.
Allah razı olsun hayırlı cumalar.
Yüreğine sağlık hocam
En çok ihtiyacımız olan konuları bulup en güzel şekilde izah ediyorsunuz. size teşekkür ederiz.
En çok kusuru, kusuru en çok olanlar arar. ne güzel tespit
Eyvallah hocam, yüreğinize sağlık. kaleminize kuvvet.
Essalmün Aleyküm. Rabbim Adedini çoğaltsın. İki cıhanın manur olsun. İki cihanda Rabbbimin Rızası ; Çelenli Ailesinin Üzerine Daim olsun. Bu Gelelecek Bütün Cumaların Hayrı VE Bereketi Üzerine Daim Olsun..VE Seni, Aileni Allah'a emanet ediyorum.
Çok muhtevalı ve akıcı bir yazı olmuş hocam. Herkes okumalı ve bu hassas çizgileri bilmeli
Teşekkürlerimle efendim...
Allah razı olsun. Bereketli cumalar,,,,
Üstad cumada hutbe olarak okunmalı.. Güzel gönlünüze ve kaleminize sağlık. Cumanız Mübarek olsun
Mükemmel bir yazı. Takip ediyor ve çok istifade ediyoruz.
Harika bir yazı hocam. Allah sizden razı olsun.
Rabbim işimizi, niyetimizi, yolumuzu ve yarınımızı hayırlı kılsın. Cumanız mübarek olsun
Harika bir yazı; Allah razı olsun. Üzerimde emeği olan merhum bir büyüğüm " Kusur gören gözümü çıkarıp atarım; çünkü kusur ondadır.", derdi. ALLAH gani gani rahmet eylesin.