KARABÜK AMATÖR KÜMEYİ BEKLEYEN TEHLİKE
Hakemlik yaptığım dönemin henüz ilk yıllarıydı. 1999-2000 sezonunda Karabük’te Amatörlerin sesi olmaya kendisini adamış, yerel televizyon kanalında spor programı ve şimdilerde gazetecilik yapan Mustafa Çevik bir ambulans kampanyası başlatmış ve çok da ses getirmişti. Kampanya neticesinde Karabük Amatör Ligde kullanılmak üzere 1 ambulans alınmıştı.
21.yüzyılı yaşadığımız bu günlerde sadece Akademi Liglerinde oynanan maçlarda ambulans bulundurulurken niçin Amatör Ligde oynanan müsabakalarda olmaz? Yoksa amatörlerin canı can değil midir?
Bu konuyla ilgili bir anımı paylaşmak istiyorum. 12 Eylül 2012 tarihinde oynanan KDÇ Karabükspor- Çaykur Rizespor U-18 müsabakasının hakemiydim. Çaykur Rizespor’un Engin Çağlar ERDEM adlı oyuncusu maçın 9.dakikasında bir hava topu mücadelesinde yerde kaldı. Yanına gittiğimizde çene kilitlenmiş, dil içeri kaçmıştı. Karabükspor takım doktoru Erkan BİRCAN hocamın orda olması çok ama çok büyük bir şanstı. 1995 doğumlu bu kardeşimize ilk müdahaleyi yaptı ve gencimizin nefes almasını sağladı. Ambulans telefon edilmesi üzere geldi ve oyuncu hastaneye nakledildi.
Doktor Erkan BİRCAN orada olmasaydı ne kaybederdik hiç düşündünüz mü? Peki bir ambulans orada bekleseydi ne kaybederdik?
Bu bakımdan amatör müsabakaların oynandığı sahalara ambulans sevk edilmesi, görevini elinden geldiğince yapmaya çalışan sağlık memuruna bu işin bırakılmaması gerekir.
Karabük Amatör Ligin 6.haftasının sonunda 18 puanla namağlup liderliği sürdüren Karabük 100.Yıl Gençlik Sporu ve zor şartlar altında mücadele edip topladığı 15 puanla 2.sırada bulunan KAYADİBİSPOR’U tebrik ediyorum.
KARABÜKSPOR – GAZİANTEPSPOR
Spor Toto Süper Lig Turgay Şeren sezonun 12.haftası geride kaldı. Hafta sonu oynanan müsabakada temsilcimiz Gaziantepspor’u 18.dk da Yatabare ve 34.dk da penaltıdan Traore’nin attığı gollerle 2-0 mağlup ederek puanını 17 ye yükseltti.
Müsabakanın genelinde ortaya koyduğu mücadele izleyenler tarafından beğenilse de 10 kişi kalmış rakibe çok önemli 2 pozisyon verilmesi ilerleyen haftalarda dikkat edilmesi gereken konular olarak dikkat çekti.
Karabük taraftarının 90 dakika boyunca sadece takımlarını desteklemek için tezahüratlarda bulunması takdire şayandı. Bundan sonraki haftalarda tribünlerin giderek dolması ve zaman zaman seyircinin “Avrupa Avrupa!” tezahüratlarının sezon sonunda gerçekleşmesi en büyük dileğimiz.
DİĞER MAÇLARDA NELER OLDU?
Her hafta yazmaktan, söylemekten bıktık. Haftaya damgasını vuran güzel şeyler olması sadece bir “UMUT” olarak kalmaya devam ederken bu hafta da Akhisar-Kasımpaşa maçının 80.dksında Kasımpaşa’nın kazandığı golün önce verilip sonra ofsayt gerekçesiyle iptal edilmesi kafalarda soru işaretleri oluşturmasına yetti de arttı bile… Gole önce katılıp sonra iptal ettiren 2 nolu yardımcı hakem Cevdet KÖMÜRCÜOĞLU’NUN Manisa doğumlu olması MHK nın birçok şeyden bihaber olduğunun kanıtı niteliğindeydi. Müsabaka sonrası Kasımpaşa teknik direktörü Kemal Özdeş’in feryatları vardı. İsyanı vardı. Ancak bir önceki hafta Karabük maçını yöneten net bir kural hatası yapan hakemi övmesi, açıklamalarıyla ters düştü.
MHK’NIN ve BELKİ DE TFF’NİN CAN DAMARI İKİ KİŞİ
Bedri Dölkeleş’in görevi; MHK Üyesi ve Temsilciler Kurulu Eşgüdüm Yönetmeni.
Baki Şahin’in görevi; Hakem ve Temsilci İşleri Direktörü.
Süper Lig hakemlerine seminer yapılıyor, konuşmacı Bedri Dölkeleş.
TFF 1.Lig hakemlerine seminer yapılıyor, konuşmacı Bedri Dölkeleş
Gözlemcilere seminer yapılıyor, konuşmacı Bedri Dölkeleş
Temsilci aday kursu ve semineri yapılıyor, konuşmacı Bedri Dölkeleş.
MHK nın tüm işlerinde bu iki kişi var. Yıllardır ekibin içindeler. Bilgi birikim anlamında yeterince belki de donanımlılar. Ancak kanun ve yönetmelikleri çok iyi bilmek çok iyi yönetici, çok iyi eğitimci ya da kurumlara ve geleceğe yön veren kişi anlamına gelmez. Eğer Bedri Bey bu kadar eğitimden anlıyorsa hakem performansları her ligde neden böyle? Ya da diğer 7 MHK üyesi ne işler meşguller? Onlar ki bir kısmı FİFA düzeyinde hakemlik yapmış tecrübeli kişiler. İplerin sadece bir kişiye bırakılıp gittiği her ortamda ahkam kesen şahıslara asla ama asla bırakılmaz.
YUSUF NAMOĞLU BAŞKANIMA
Sevgili başkanım Yusuf Namoğlu, siz her zaman saygı ölçülerini korumuş bir yöneticisiniz.
Geçenlerde Süper Lig gözlemcilerini seminere aldınız. Onlara birer takım eşofman dağıtıldığını hocalarımın sosyal medya paylaşımlarından gördük. MHK üyesi sayın Bedri DÖLKELEŞ’İN söylemlerine bir bakar mısınız?
“Kıymetimizi çok iyi bilin. Silivri seminerlerinden bu yana ilk defa eşofman gördünüz!”
Sevgili hocam Yusuf Namoğlu, o eşofman mağazalarda çok uygun fiyatlara satılıyor. Sponsor, sizlere eminim çok ama çok uygun fiyatlara veriyor.
Hep böyle tepeden konuşmak, hakemlerin performansını değerlendiren gözlemcilere belki de kendisinden kat be kat deneyimli bu işin tozunu yutmuş kişileri aşağılamak bir MHK üyesine ne kadar yakışıyor?
Gittiği her yerde hakemlere ve gözlemciler, il hakem kurullarına tehdit vari konuşmak bir MHK üyesine ne kadar yakışır?
Bu üyeniz kendisini bulunmaz “Hint Kumaşı” zannedip her kurula geldiğinde bunu yapıyor. Hakeme, gözlemciye hep gider yeri geliyor atar yapıyor. Hakemlik geçmişi nedir? Yaptırdığı il hakem kurulu atamaları ortada. Her biri başlıca bir skandal. Acaba onu bir tane seven hakem veya gözlemci var mı? Neden aynaya bakmayı hiç düşünmez?
FENERBAHÇE-BEŞİKTAŞ MAÇININ HAKLEMİ
Haftasonu oynanacak olan derbi maçının hakemi Hüseyin Göçek olacağını tahmin ediyorum. MHK'nın elinde başka hakem kalmadı. Umarım başarılı olur.