Hayaller ve gerçekler… Hep bir umut, bir beklenti ve de bir ışık vardı... Şimdi ise sadece yazılarda ve resimlerde kaldı... Emaneti teslim edecek en güveniler kişi elbette içimizden biri olmalıydı. Öyle de oldu… Ancak…
Alanyaspor maçı dışında deplasmanda ligin zirvesine oynayan Başakşehir ve Beşiktaş’tan 5 gol yemek, evimizde kader maçı değil her biri ayrı bir final olan maçlardan Akhisar’dan 3 gol yemek… Futbolun içinde var olan sonuçlar olarak elbette değerlendirilebilir. Peki, oynanan bu oyun sizce nedir?
Transfer edilen oyuncuların kalitesinin düşük olduğunu zaten söyleyip durduk ama bu kadar yeteneksiz oyuncuları transfer etmek için “emek harcadınız mı” onu merak eder olduk… Ne bir oyun anlayışı ne taktik disiplin ne de saha içi diziliş… Sadece Osman Çelik dışında ne hırs ne istek ne de mücadele… Hiç ama hiçbir şey oynamadan 2 isabetli şutla rakibe teslim olma… Savunma hiç yok, orta saha eh işte, hücum??? Böyle bir durumda iş kalıyor şansa… O da seninle değil… Hakem tam bir facia… O zaman hiçbir şey kalmadı… Ne bir umut ne bir beklenti ne de bir ışık…
MHK İFLAS ETTİ
TFF Başkanı Yıldırım Demirören, Beşiktaş kulüp başkanıyken yapmış olduğu abartılı transferler sonrası Beşiktaş taraftarları “Yeter! Yıldırım Demirören yeter!” diye tezahüratlar yapıyorlardı olumlu manada… MHK, öyle icraatlar yapıyor ki “Yeter!” diye bağırsanız da çağırsanız da kulaklar sağır, gözler kör, kalpler taş olmuş ki duyulmuyor. Nedir bu icraatlar:
Volkan Bayarslan: Karabükspor-Akhisar maçı, bu sezon 2 inci süper lig maçına çıktı… Başarısız olmasından dolayı maç alamıyor ama ligin son sıralarını ilgilendiren önemli bir maça atanıyor. Volkan da beklentileri boşa çıkarmayıp, Ibanez’in Larsson tarafından hem düşürülmesine hem de elle oynamasına kırmız kart verecekken, Ibanez elle oynadı deyip ters karar veriyor. Olur, olmadık düdükler çalıp, olana çalmayıp olmayana çalarak tam 37 kez faulle oyun kesiliyor… Akhisar teknik direktörü Okan Buruk, müthiş itirazları neticesinde hem 4.hakemi hem de hakemi etkileyip rüzgar Akhisar lehine esmeye başlıyor… Artık yeter!
Alper Ulusoy: Konyaspor-Beşiktaş maçında yanlış kartlar, verilmeyen kırmızı kartlar ve penaltı… Duyuyoruz ki gözlemcisi Sefer Altuntaş yaptıklarını doğru buluyor ve notu gayet iyi… Ama ortalık yangın yeri… Artık yeter!
Mustafa Öğretmenoğlu: Sivasspor-Osmanlıspor maçına atanıyor ki normal bir durum… Anormal olan ise Öğretmenoğlu’nun Antalyalı oluşu ve 23.haftada Antalyaspor’un Osmanlıspor ile maçı olması… Artık yeter!
Abdullah Yılmaz: Menemenspor-Afyonspor maçına atanıp MHK başkanı tarafından 2 kez aranıp resmen tehdit ediliyor. Abdullah Yılmaz bunun üzerine dilekçe yazıp hakemliğini sonlandırıyor. İşin en komik tarafı ise MHK, Abdullah Yılmaz’ı dilekçenin basına sızmasından dolayı “Futbol camiasını küçük düşürecek, milli, ahlaki ve sportif kültüre aykırı açıklamaları” gerekçesiyle disipline sevk ediyor. Hakem istifa ettim diyor, MHK başkanı bana racon kesti diyor… İstifa etmesi gerekenler dururken hakem, Disiplin Kurluna… Artık yeter!
Gözlemci notları MHK başkanı tarafından sürekli güncelleniyor. Hakemlerin performansları yetersiz olsa bile göreve devam ediyorlar. Ama kimler? Daima söz dinleyenler… Nerde kaldı Serdar Tatlı’nın delikanlılığı? Neredesin TFF’nin arşivi Bedri Dölkeleş… Artık kafaları kumdan çıkarın ve gereğini yapın. Çünkü iflas ettiniz…
Daha örnekleri istediğimiz kadar çoğaltabiliriz. Her hafta tüm liglerde öyle trajikomik öyküler var ki… Yazmaya sayfalar yetmez…
İş bilenin kılıç kuşananındır. Siz böyle güzel bir camiayı bu şekilde idare ederseniz, “ At sahibine göre kişner!” sözü yerine oturmaya devam edecektir. Düşün Türk futnolunun yakasından. Yaptığınız icraatlar "Futbol camiasını küçük düşürecek, milli, ahlaki ve sportif kültüre aykırı" niteliktedir. Artık yeter!