Hem yönetimsel hem performans hem de ekonomik olarak buhran yaşayarak ilk yarıyı kapatan Karabükspor, ikinci yarı hazırlıklarını yaparak Karabük’e geri döndü. Hazırlık kapında yapılan adı üstünde hazırlık maçlarında 1 beraberlik ve 2 mağlubiyet alındı.
Takım neredeyse baştan aşağı yenilendi. Tam 10 oyuncuyla yollar ayrıldı. Basından takip ettiğimiz kadarıyla kimin ne şekilde transfer yaptığını çok net olarak öğrenemedik. Her kaynakta farklı bilgiler mevcut. Eldeki veriler ışığında:
Grozav (Bursaspor), Poko ( Göztepe ), Yatabare ( Konyaspor ), Barış Başdaş (Alanyaspor ), Ceyhun Gülselam ( Osmanlıspor ), İlhan Depe ( Kasımpaşa ) Seleznyov ( Akhisar ), Papp ( Sivasspor ) takımlarına transfer oldular. Tanase’nin de eli kulağında… Kaleci Çağlar Akbaba için de Galatasaray kapıyı çaldı bile.
Hangi oyuncunun ne şekilde transfer olduğunu net olarak bilemiyorum. Bildiğim doğrular Poko’dan bonservis ücreti kazanıldığı (yaklaşık 1.4 milyon Euro ) diğerlerinin ise bazılarının alacaklarına karşılık “karşılıklı fesih” bazılarının da “tek taraflı fesih” yoluyla (Barış ve Ceyhun gibi) sözleşmelerini sona erdirdikleri yönünde. Tek taraflı fesih demek, kulübe yük olmaya devam demek…
Kulüpten ayrılan tüm oyuncuların Süper Lig takımlarına transfer olmaları ise işin ayrı bir ilginç tarafı. Biraz kafa yorduğumuzda bir yığın sorular yumağını ile karşı karşıyayız. Son sırada bulunan bir takımın oyuncusu nasıl olur da aynı lige transfer olur? Çok mu yetenekliler? Çok mu başarılılar? Haddinden fazla mı profesyoneller? İş ahlakları çok ama çok mu yüksek? Sorular sorular… Aslında cevabı ise son derece basit. Birçoğu 17 maç oynamış, antrenman eksiği yok, deneyimli, hazır ve batan geminin malları gibi sudan ucuz… Başka neden olsun? Siz olsanız ihtiyacınız varsa almaz mısınız?
ARAMIZA KATILANLAR
Eski oyunculardan Limasol’dan forvet Alexe (27), Sivasspor’dan Ergin Keleş (31), ilk kez de İsviçre ikinci liginden Adam Stahl (23), Belçika Amatör ligden Ahmet Karadayı (21), Sivasspor’dan Leandrinho (31), Belçika’dan Kongolu Herve Kage (28) transfer edildiler.
Giden oyunculara, kalan oyunculara ve takıma yeni katılanlara baktığımız zaman aslında tablo çok net… Vizyon daralması yaşanıyor, kulüp olarak küçülme politikasına gidiliyor. Her ne kadar basına yansıyan açıklamalar aksi yönde olsa da görünen köy yakındır…
Maddi gücün eksik olduğu yerde manevi güç son derece önemlidir. Bu gücü sağlayacak olan da taraftarlardır. Hep söylediğim gibi son 90 dakika tamamlana kadar hep destek tam destek. Teslim olmak, havlu atmak, mücadele etmeden terk etmek bu şehre ve bu takıma yakışmaz. İnadına ve sonuna kadar desteğe hep birlikte devam.
Son yapılan Murat Akın ve Yusuf Akbulut transferleri kulüpte mecburen vizyon daralmasının ve hedef küçültmenin işaretleridir. Bir zamanların kulüp başkanlarından bir tanesi demişti ki " Küme düşmemeye oynayan takımdan transfer yapmam " şimdi 2.lig 3.lig ve amatörden transfer yapıyoruz...nerden nereye...