Duâ, bir umut çığlığıdır. Ruhun en ulvi eylemi, Emellerin Rabbe arz edilmesi ve sadece O’nunla paylaşılmasıdır.
Duâ sesleniştir, serzeniştir. Sunuştur, duruştur, Kulluktur, yöneliştir, yakarıştır.
Duâ yenilenme girişimi, arınma ameliyesi, bağışlanma arzusu, sevgilinin kapısını çalma mutluluğudur.
Duâ, klişeleşmiş kelimelerle değil, özenle seçilmiş, yürekte damıtılmış gözyaşı ile yıkanmış cümlelerle derdini Allah`a arz etmektir.
Duâ, rastgele bir başvuru, gelişi güzel bir dilekçe, alelade bir müracaat değildir.
Duâlar azaldığı zaman insanlar ham hayallerle avunur, huzursuzluk, dert ve sıkıntılarla kavrulurlar.
Duâsızlık tehlikelidir. İnsanı kulluktan koparır. Acziyetini unutturur, kendi yeterliliğine inandırır, kibir ve gurura kapılmasının yolunu açar.
Duâ ve duyarlılık durunca, insanın duruşu da bozulur. Bunca dağınıklığın, durağanlığın, dertsizliğin, değersizliğin bir nedeninin de duâsızlık olduğu unutulmamalıdır.
Duâ ile desteklenmeyen hayatlar dengesizdir, düzensizdir, desteksizdir ve değersizdir.
Cenâb-ı Hak buyurur ;“Duâ ve ibâdetleriniz olmasa Allah size ne diye değer versin?”(Furkan Suresi 77)
Hz. Ömer (ra) endişesinde ne kadar haklıdır: “Ben duanın kabul edilmemesi kaygısı taşımam, içimde duâ etme isteğinin olmaması kaygısı taşırım.”
Aslında ibadetler hep birer duadır. Namaz dua anlamına da gelir. Dua edebilmek kabul edilmişliktir, dinlenmeye değer bulunmuşluktur. Söyle kulum diye Rabbimizin duymayı arzu ettiklerini kulunun diline döktürüşüdür. Umutlar ve hayaller duâlara emânettir.
“Verirler…, Ben âcizim, kudret SEN’in dedikçe. Verenin şânı büyük, sen iste istedikçe…!” (N.F.K.)
Dert etme, duâ et. “Duâ ve ibadet Allah ile olmaktır. Allah ile olan kimse için ömür de ölüm de hoştur.” buyurur Hz. Mevlana.
Günümüzde duâsızlık korkutuyor. Namazsızlık korkutuyor. Namaza durup da huzurda olduğunun idrakinde olamamak korkutuyor. Namazlarını alelacele geçiştirmek, yapacağı işler namazdan daha önemliymiş gibi sünnetleri terk etmek, namazdan sonra el açıp YÂ RABBİ diyememek korkutuyor. Dillerin duayı unutması ve duaya yabancılaşması korkutuyor. Dinlenmek istenmeme, duyulmaktan memnun olunmama, kabul edilmeme riski taşıyan bu durum kendimize dönüp sebeplerini araştırma, kendimizi yeniden gözden geçirme adına büyük ve önemli bir sorun olduğu gerçeğini haykırıyor bize.
İnsanların kalbinden duâ etme isteği gelmemesi Allah’ı unutmak, onu gündeminden çıkarmak gibi endişe verici anlamlar taşıyor. O zaman Allah tarafından da “bu gün sen de unutuldun” denilme tehlikesi insanın başına belaları, musibetleri, huzursuzlukları, bunalımları, zulümleri davet ediyor. “Allah kabul etmeyeceği duayı kuluna ettirmez.” Hakikati ile kabul sıkıntımızın nelerden kaynaklandığının, Hangi günahlarımızın bizi huzurdan uzaklaştırdığının muhasebesi için TEVBE ile işe başlamak çok büyük önem ve anlam ifade ediyor.
Daralan ruhumuzu, dağılan zihnimizi, yaralı yüreğimizi ancak duâ ile dindirebilir ve diriltebiliriz.
Duâsız İnsanların direnci zayıf olur. Hayata ne ile tutunacaklarını bilemezler. Yıkılmamak için yakarmak ve yaslanmak, en büyük güce bağlanmak ve dayanmaktır dua.
Herkes dua edemez, dua edebilmek de Allah`ın bir lütfudur.
Dillerimizi bedduaya değil duaya alıştırmalıyız. Kendimiz için. Birbirimiz için. Hepimiz için dua.
“Duadan bıkkınlık göstermeyiniz. Çünkü dua ile beraber olan hiç kimse helak olmamıştır.” Buyurur Allah Resulü.
Evet, Farkımız duâmız olmalı. Hep birlikte, kendimize, biri birimize, Müslümanlara, tüm insanlara duâ. Mademki tüm zamanların vazgeçilmezidir duâ. O halde, şu duâya âmiiin demez miyiz hep birlikte?
“Allah`ım! Her nefesimizi Sana yönelmiş ve yollanmış bir dua eyle”! Ve dualarımızı kabul eyle.
Allah hepimizi yaradanına layıkıyla dua edebilenlerden eylesin.
Dualarımız olmasa İbadetlerimizin de bir tadı olmaz.
Duamızı da duruşumuzu da sağlam eyle Allahım.
Elinize yüreğinize sağlık hocam selamlar
Hocam size çok teşekkür ederiz. çok önemli ve güncel konuları çok veciz bir şekilde izah ediyorsunuz yazılarınızda. istifade ediyoruz.
unuttuğumuz, ihmal ettiğimiz, önemsemediğimiz bir eksikliği kaleme almışsınız. Allah sizden razı olsun.
Duasızlık bizi dertten derde sevk ediyor. Amin hocam
Yüreğine, kalemine sağlık Mustafa bey. Okuduğum en güzel ve etkili yazılardan biri.
Kaleminize yüreğinize sağlık. Saygılar selamlar
Hocam Allah razı olsun. Halimizi kaleme almışsınız.
Hocam cok dogru ben her zaman söylerim psikoloğa gitmeye suna buna gerek yok en iyi terapi dua ve ibadet diye
Allah razı olsun
Amin Amin Amin … Mustafa kardeşim yüreğinize kaleminize sağlık Selam dua ???? ile
Hocam yine yaratılış sebeplerimizden biri olan hassas bir konuyu veciz bir şekilde ifade etmişsiniz. Kaleminize yüreğinize sağlık. Allah teala razı olsun.
Hocam Rabbim sizlerin ilmine düşüncelerinize ellerinize sağlıklı uzun ömürler versin.
Allahım duamızı ve şükrümüzü artırsın inşallah öğretmenim ????
Hocam bu yazı vesileyle Allah sizden razı olsun. Selam ve dua ile
ALLAH RAZI OLSUN HOCAM.
Namaz sonrası dua edilmeden huzurdan ayrılmak,ekini büyütüp de biçmeden tarlayı öylece bırakmak gibi.Samimi bir şekilde edilen duanın kabul edilmemesi mümkün değil..Gecikmişse karşılığı ya bizim için hayırlı değildir ya da zamanı gelmemiştir.. Sağolasın ustadım.
Amin.
Hocam güzel bir açıklama olmuş Allah ( c.c.) razı olsun.Rabbim içtenlikle ve samimiyetle dua eden kullarından eylesin bizleri.
Çok beğendim ağabey
Elinize sağlık hocam. Allah razı olsun. Unutulan hafife alınan bir ibadet. Dua, kibrin zıddı, tevazu ve acziyetin ifadesi... Bu bakımdan rab olarak tanınmak Allah cc. Hazretlerinin çok hoşuna gidiyor. Peygamber sav. Efendimiz de, mâlum, "dua ibadettir buyuruyor" vesselam...
Allah razı olsun. Allah işinizi gücünü saatini rast getirsin inşallah
Amin Allah razı olsun.
Amin hocam.selamunaleykum ellerinizden operim
Amin. Kaleminize sağlık hocam
Amin ecmain. Rabbim duasız ömür geçirtmesin
AMİN HAYIRLI pazarlar HOCAM
Amin Amin Amin
Amin
Dua, acizligimizin farkında olup , Rabbimize ilticadır. Bizi huzuruna kabul eden Allah'a hamdolsun.
Allah razı olsun hocam
Değerli hocam yüreğinize kaleminize sağlık. Mükemmel ifade etmişsiniz. Allah razı olsun.