Edeb üç harftir. Elif, Dal, B. Eline, Diline, Beline sahip çıkmak demektir. Edeb, haddini bilmektir. Yani İslam’ın çizdiği hudûda, Allah’ın emir ve yasaklarına riayet etmektir. Edeb, Yüce Allah’ın nurundan bir taçtır. Onu giyen her beladan uzak olur. Edepli kişi hayâ sahibi insan demektir. Sözlükte utanma, çekinme, ar, namus, Allah korkusu ile günahlardan kaçınma anlamlarına gelen hayâ kelimesi bir ahlak terimi olarak, nefsin çirkin davranışlarından rahatsız olup onları terk etmesi, kötü bir işin yapılmasından veya iyi bir işin terk edilmesinden dolayı kişinin yüzünü kızartan sıkıntı hali anlamlarına gelir.
Tasavvufun temel hedefi edeb sahibi insanlar yetiştirmektir. Edeb kelimesinin çoğulu “âdâb” dır. Âdâb, davranışlardaki inceliği, güzelliği, iyi ahlaklılığı, uyumluluğu ifade eder. Âdâb sohbet, hizmet, ziyaret,yeme içme, oturup kalkma, komşuluk, arkadaşlık, söz söyleme, hasılı kişinin yaratanı ve diğer yaratılmışlar ile kendi arasında ilişkilerdeki bütün kaideleri içine alır. Her şeyin bir edebi vardır. Edebin dışa yansıyan yönü niyet, tavır ve davranışlar, özellikle söz ve ifadenin yansıdığı dildir. Burada asıl hedef bir gönül dili oluşturmaktır.
Anadolu’da eskiden anahtara “dil” denirdi. Bu isim aktarması, hem açmaya hem kilitlemeye yarayan bir nesne ile dil arasındaki irtibatı ifade eder. Gönül dili ile söylenmiş bir söz muhatabın gönlünü açıp fetheder. Gönlü taşlaşmış olanların sözleri ise başka gönülleri kilitleyip kapatan bir tesir icra eder.
Söz ile edeb arasında doğrudan irtibat vardır. Efendimiz s.a.v. “Beni Rabbim terbiye etti ve terbiyemi ne güzel sûrette yaptı” ifadesindeki “terbiye etti” cümlesi, yetirştirdi, eğitti, edeplendirdi anlamındadır.
Bir eğitim sisteminin kalite ve doğruluk ölçülerinin önde geleni, çarkından geçirdiği kitleleri ne kadar terbiye ettiği, eğittiği, edeplendirdiği ile paraleldir. Edebin yerleşmesinde temel referans toplumun dünya görüşünde sorumluluk ve ahiretteki hesap bilincinin oluşmasıdır. Eğitim sistemi edebi idealize edemediği, kişiyi bu hayatta ve öbür dünyada başarılı ve iyi olmaya yönlendiremediği takdirde gerçek hedefinden uzak, nesilleri dejenere etmekten başka işe yaramayan bir yapıda demektir.
İdeal olan, medeniyet tasavvurunun oluşmasında, hikmet ve duygu ile insanın eğitilip terbiye edilmesi, bilgi ve becerinin ise ondan sonra öğretilmesidir. Hiyerarşik düzendeki karışıklık ve belirsizlik edebin yerine yabancılaşmanın, yozlaşmanın önünü açar ve fıtratın bozulmasına, nesillerin boş, yoz, ruhsuz, yabancı hayranı , kural-değer tanımayan, yönlendirmelere müsait yetişmesine sebep olur ki işte o zaman Necip Fazıl’lar; “Hava kirliliğinden değil, haya kirliliğinden nefes alamıyoruz.” diye isyan ederler.
Hz. Ali’nin “Edebin ne anlama geldiğini bilseydiniz Allah’dan rızık yerine edeb isterdiniz” ifadesi Müslüman’ın sahip olması gereken özelliklerin her birinin edeb ile taçlanmasının lüzumunu belirtir. Edebin olmadığı kişide imanın,edebin olmadığı kişide adaletin, edebin olmadığı kişide ilmin eksik olacağı, hayırının olmayacağı ortadadır. Nitekim İbn. Sina’nın “Beş okka ilmi olanın, hiç olmazsa bir okka da edebi olsa gerektir.” ifadesi çok manidardır. Ziya Paşa ilim edeb ilişkisi ile ilgili; “İlim meclisine girdim, kıldım talep. İlim ta gerilerde kaldı, illa edeb illa edeb” beyti ile bu gerçeği çok veciz şekilde ifade etmiştir. Dergah ve Medreselerin girişinde “Edeble gelen, lutufla döner” ibaresi yazılıdır.
İslam’da amelin kabulü için de riayet edilmesi gereken temel vasıflardan biri edeptir. Davranıştan tüccar mantığı ile karşılık beklenmesi, bir kısım kişisel beklentilerin amelin merkezine yerleştirilmesi edeb’den uzak bir itikad ürünüdür. Enes bin Malik r.a. “Amelde edeb, onun kabulüne işarettir” buyurur. Bu demektir ki ibadetlerde edebe riayet ne kadar fazla olursa kabulüne dair ümit de o derece fazla olur. Büyükler tavsiyelerinde Âdâba riayetin önemini anlatırken “Âdâba riayet edeni Allah c.c. Peygamberin sünnetine uymakla mükafatlandırır. Peygamberin sünnetine riayet edeni Allah c.c. Farzları yerine getirmekle mükafatlandırır. Farzları yerine getireni de mârifetullahla (Allah’ı bilmekle) mükâfatlandırır.“ düsturunu telkin ederler. Bu hakikatin tersten okunuşu çok enteresan bir tabloyu ortaya koyar. Yani bu demektir ki; Âdâba riayet etmeyeni Allah c.c. Peygamberin sünnetinden uzaklaştırmakla cezalandırır. Peygamberin sünnetinden uzak olanı Farzlardan mahrum etmekle cezalandırır. Farzlardan uzak olanı de Mârifetullah’dan mahrumiyetle cezalandırır anlamı çıkar. O halde âdâpsızlık insanın dünya ve ahiret felaketini hazırlar.
Edeb insanı, dolayısı ile toplumu nezakete, zerafete, estetiğe, söz, iş ve davranışlarında ölçülü olmaya, düşünerek hareket etmeye, Allâh’a yönelişlerde ihlâs ve samimiyete, İnsanlar arası ilişkilerde sevgi, saygı, ağırbaşlılık, adalet, güven ve merhamete davet eder. Sözün özü, gerçek mânâda insan olmaya çağırır. Hz. Mevlânâ’nın “İnsanın aklı kadar edebi, edebi kadar ederi vardır” sözü Edebin insan için ne kadar önemli ve lüzumlu olduğunu gösterir. Edep kalbin ahlakıdır.
Konumuzla ilgili önemli bir tavsiye ile yazımızı hıtâma erdirelim. “İnsanı edebine göre seç! Edebli insanın aklından ihyâ olursun. Edepsiz ise yürü geç, yanında durdukça rezil rüsvâ olursun.”
İlla Edep, İlla Edep Demiş atalarımız. Kaleminize sağlık hocam.
Rabbim razı olsun abim hayırla kalın inşaellah
Teşekkürler hocam.Yüce Rabbim edebli nesiller yetiştirmeyi bu millete nasip etsin.
Edep konusunda toplum olarak çok sıkıntılı durumdayız. Günümüz problemlerine yazınız ilaç gibi geldi Hocam.
Edep bir taç imiş Lütfi Hüdadan Giy o tacı kurtul cümle beladan.
Hocam Allah sizden razı olsun. Çok önemli bir konuda güzel bir yazı yazmışsın. Yüreğinize sağlık.
Eden olmayınca insan insan olamıyor. Ederi beş para etmiyor.
Büyüklerimiz"Edep Yahu"demişler,ne güzel söylemişler.değerli kardeşim bu günün gençliğine sorsak "edep" nedir diye.herhalde çoğunluğu dudak büker,bu da nedir diye.ne güzel yazmış sın,ne kadarda ihtiyacımız var millet olarak edebe,edepliliğe.mutlaka edepli insanlarımız da çoktur.ben herhalde medyada iletişim vs.vasitalarındaki şarlatanlıkları görünce edep diye bi şeyin kalmadığını düşünüyorum.seamlar.
Hocam harika bir yazı. Edep eksikliği arsızlaştırdı insanları. Değer kural tanınmaz oldu. Allah sonumuzu hayır etsin.
Kaleminize sağlık Mustafa Hocam????????????
???? Eyvallah muhterem hocam
Diline gönlüne sağlık Hocam
Edep, her daim ihtiyacımız olan insanî ve İslâmî bir vazifemizdir. Vesselam.
Hocam selamun aleyküm ne kadar güzel yazıları bizlere gösteriyorsunuz sizlere minnettarız çok tşk ederim anlayan kendini düzeltir anlamayana allah selamet versin
Hocam selamun aleyküm ne kadar güzel yazıları bizlere gösteriyorsunuz sizlere minnettarız çok tşk ederim anlayan kendini düzeltir anlamayana allah selamet versin
Hocam Elinize sağlık
Hz.Mevlana ne güzel söylemiş "Edebi kadar ederi vardır"..allah edepli olmadan ayırmasın..
ALLAH CELLE CELALÜHÜ RAZI OLSUN, GÜNÜMÜZ İNSANLARININ EDEP EKSİKLİĞİ ÖZELLİKLE İNTERNET ORTAMINDA DAHA BELİRGİN ORTAYA ÇIKIYOR.
Tebrikler üstadım,haddimiz değil;ama bu da benden olsun,...Yazından aldığım ilhamla???? "Edep,insandaki tüm güzel özelliklerin konsantresi gibidir..Bir insanda edep varsa o insanda "iyi, güzel, doğru"ne bulunuyorsa onlara nüfuz ediyor.Edep yoksa o zaman o insanda iyi ve güzel ya hiç olmuyor,hasbelkadar varsa bile "bozulmuş" oluyor. Bir başka deyişle pusula saşıyor.Meselâ "merhamet"duygusu varsa "insanlara"zerre kadar acımıyor, onlara her türlü kötülüğü rahatlıkla yapabiliyor;ama aynı insan bir "hayvan"için ömrünü verebiliyor.Veya yoksul bir insana yardım yaparken ya onu ezerek yapıyor ya da reklam için..."
Allah razı olsun..
Edep,insandaki tüm güzel özelliklerin konsantresi gibi..Bir insanda edep varsa o insanda "iyi, güzel, doğru"ne bulunuyorsa onlara nüfuz ediyor.Edep yoksa o zaman o insanda iyi ve güzel ya hiç olmuyor,hasbelkadar az da olsa varsa bile "bozulmuş"oluyor.Bir başka deyişle pusula saşıyor.Meslelâ "merhamet"duygusu varsa "insanlara"zerre kadar acımıyor;ama bir "hayvan"için ömrünü verebiliyor.Veya yoksul bir insana yardım yaparken ya onu ezerek yapıyor ya da reklam için...
Arkadaşım,müstefiid oldum,kalemine gönlüne sağlık,selam sevgi vehürmetlerimle
Allah razı. Olsun edep yahu
Yüreğinize sağlık öğretmenim. Tevazuu ve güzel ahlak insan olmanın ilk şartlarındandır. Edeb de kendini bilmekten gelir. Allah razı olsun sizden ☺️????????
Selamunaleyküm mustafa abi ağzına sağlık çok doğru
Hocam yazılarınız çok güzel. Severek okuyor ve devamını bekliyoruz.
Mustafa Hocam dan Allah razı olsun. Çok önemli konuları çok edebi ve edepli üslupla kaleme alıp istifademize sunuyor.
Edep üzerine çok güzel bir yazı olmuş Hocam. Kaleminize sağlık
Amin ecmain Hayırli pazarlar hocam dua eder dua bekleriz inşallah.????
Allah razı olsun.Hocam
EDEB, YA, HU, ALLAH RAZI OSUN .... MUHTEREM HOCAM , HÜRMETLERİMLE; ALLAHA EMANET OLUNUZ.
Allah razı olsun.Hocam Mevlam bizleri edebe uyan,rızasını kazananlardan eylesin.inşaallah.
Hocam Rabbim kaleminize kuvvet versin güzel bir yazı olmuş.