Hizmet, hayra öncülük etmektir: “Bir hayra öncülük eden kimseye, o iyiliği yapan gibi sevap verilir.” İnsanların en hayırlısı, insanlara en faydalı olandır. Allah için yapılan en küçük bir iyilik çok büyük mükafatlara vesile olur. Yüce Allah azı çok eyler. Onun için denilmiştir; hizmet eden himmet (lütuf-manevi yardım) görür.
Allah’ın Mü’min kulları hizmette yarışırlar. Hizmet, hayra anahtar olmaktır. Hz. Peygamber s.a.v. buyurur: “İnsanlardan öyleleri vardır ki; onlar hayra anahtar, şerre kilittir. Öyleleri de vardır ki şerre anahtar hayra kilittir. Ellerinde hayrın anahtarları olan kimselere ne mutlu! Şerrin anahtarları ellerinde olan kimselere de yazıklar olsun!” (İbn-i Mâce, Mukaddime, 19)
Müslümanlar olarak yaşadığımız hayat ile ilgili bir durum değerlendirmesi yapmamız gerekiyor. Ahir zaman kavramına sığınarak, kıyamet alametlerinin dökümünü yaparak haksızlıkları, adaletsizlikleri, kötülükleri kanıksama, normal karşılama, göz yumma duyarsızlığı ile günü kurtarmanın hesaplarını yapmak bir Müslüman için hayatı anlamsızlaştıran, ebedi hayatı zindan eden bir sona razı olmaktır.
"İyi ve Adil bir dünya" nın kurucu iradesi olması gereken Müslüman sorumluluklarına göz yumup kendisini tatile çıkaramaz. Yeryüzünde tufanlar koparken kendisini kendisi ile sınırlamak, Sınır ötesi sorumluluklar bizi beklerken, sadece kendisi için yaşama sefaletini kabullenmek dünya ve ahiret perişanlığına gönüllü olmak anlamına gelir. Başkaları için yaşama bilinci dünya hayatını Allah’ın rızasına göre değerlendirebilmenin en kestirme yoludur. Sokrates’in dediği gibi “Ancak başkaları için yaşanan bir hayat, yaşamaya değer bir hayattır.”
Allah’ın razı olacağı bir yaşam, hayatımızda insanlık için yaptığımız hayırlı hizmetlerin oranına bağlıdır. "Siz insanlık için çıkarılmış hayırlı bir ümmetsiniz." (Ali İmran110) tespiti üzerinden insanlığa katkı ve hizmet projelerimizi hayata geçirmemiz gerekiyor. Bu sadece vicdani ve insani bir sorumluluk değil aynı zamanda imanımızın ve kulluğumuzun gereğidir. İmanla temellendirilmeyen hiçbir proje, hiçbir eylem Salih Amele dönüşmez. Salih Amel için önce sağlam bir iman, samimi bir niyet sonra da ciddi bir gayret gerekir. Allah Resulü insanlığa hizmet adına nebevi teşhisi ortaya koyarken sahih iman, salih amel üzerinden harekete geçmemizi ister.
Efendimiz (sav)’in küresel sorunlara gösterdiği çözüm önerisi ve uyarısı çok hassas ayarlar içerir. Kutsi Hadis-i Şerif çok etkili bir reçete gibidir; “Allah(c.c) kıyamet gününde şöyle buyuracak: " Ey Ademoğlu! Hastalandım, beni ziyaret etmedin." Ademoğlu diyecek: "Ya Rabbi, ben seni nasıl ziyaret edebilirim, sen alemlerin Rabbisin." Allah(c.c) buyuracak: "Falan kulum hastalandı sen onu ziyaret etmedin. Onu ziyaret etseydin beni onun yanında bulur, beni ziyaret etmiş olurdun."
"Ey Ademoğlu! Acıktım, beni doyurmadın." Ademoğlu diyecek: "Ya Rabbi Seni nasıl doyurabilecektim, sen alemlerin Rabbisin." Allah(c.c) buyuracak: "Bilesin ki falan kulum açtı, senden yiyecek istedi, sen vermedin. Eğer ona yiyecek verseydin beni onun yanında bulur, beni doyurmuş olurdun."
"Ey insanoğlu! Senden su istedim, bana su vermedin. Ademoğlu diyecek: "Ya Rabbi, Sana nasıl su verebilirim, sen alemlerin Rabbisin." Allah(c.c) buyuracak: "Falan kulum senden su istedi sen vermedin. Eğer ona su verseydin beni onu yanında bulur, bana su vermiş olurdun." (Müslim)
İşte yeryüzünde açlık, susuzluk, kıtlık, kuraklık ve afetlerde ihtiyaç sorununu çözebilmenin, Allah razı olsun dedirtebilmenin Nebevi reçetesi. Bu yolda yapılacak tüm insani girişim ve gayretlere, iyiliklere Allah (cc) bizzat kendi zatına yapılmış gibi değer biçiyor. Her şeyden münezzeh, hiçbir şeye ihtiyacı olmayan şanı yüce Allah(cc) oldukça nazik ve nezih bir çağrı ile bizi teşvik ve taltif ediyor.
İyiliklerimiz ilahi ölçekte çok büyük mükafatlara tekabül ediyor. Böyle olunca iyilik bizim için sadece bir erdem değil, imanımızın gereği bir eylemdir. STK'ların bizim dünyamızda üzerine oturacağı zemin aslında budur. Bu işler birer formalite, fanzati değil kesin birer farz olarak omuzlarımızdadır.
Öncelikle zihinlerdeki kıtlığı, ruhlardaki açlığı, kalplerdeki kuraklığı bu Nebevi düstur ile tedavi etmek gerekiyor. O zaman yeryüzündeki hastalık, açlık, kıtlık, kuraklık, yoksulluk sorununu nasıl çözebileceğimizin hem sorumluluğunu idrak etmiş hem de yolunu netleştirmiş oluruz.
Ali Şeriati’nin Müslüman’a, hizmet anlayışında tavsiyesi meramımıza merhem niteliğindedir; “Eğer birisi gerçekten bir hizmet yapmak istiyorsa, rahat insanları rahatsız etmeli, suskunları konuşur, uysalları hareketli hale getirmeli, Vallahi donuk insanların duyarlılıklarını harekete geçirmek, onlara yapılabilecek pek çok iyilikten kat kat daha büyük bir hizmettir.”
Rabbim razı olsun Kıymetli abim hizmet yolunda Rabbim kaim daim olanlardan eylesin.Amin
Hocam hayırlı cumalar elinize emegınıze Sağlık saygılarımla
Kötü havalarda insan dosta aç olur, Bir araya gelse dost dosta ilaç olur, Bahçede tek gül bir şeye benzemez, Öbek öbek olduğunda bahara taç olur. Devletimizin, Milletimizin ve bizlerin şu zor günlerinde Allah yar ve yardımcımız olsun... Dualarda buluşmak dileğiyle... Hayırlı Cumalar...
Cuma gününün rahmet ve bereketi üzerinize olsun Rabbim görünür görünmez semavi arzî her türlü musibetinden milletizimizi memleketimizi muhafaza eylesin hayırlı cumalar
Her zamanki gibi hocam yazınız çok mükemmel anlamlı ve ders almamız gereken yazı olmuş helede şu anki durumumu za da bakarsak inşallah herkes ders alıp yapmamız gerekenleri gözümüzün önünden geçer Sokrates in dediği gibi baskalari için yasanan bir hayat yaşamaya değer bir hayattır Sizden Allah razı olsun
ESSELAMU ALEYKUM SEVGİLİ HOCAM. MÜBAREK CUMANIN FEYZ VE BEREKETİ CÜMLEMİZİN ÜZERİNE OLSUN İNŞAALLAH. ALLAH CC MİLLETİMİZİN BU BÜYÜK İMTİHANI DA YÜZ AKIYLA VEREBİLMEMİZ NASİB ETSİN İNŞAALLAH.
Hocam yüreğinize sağlık tam toplumuzun içine düştüğü durumu anlatmışsınız.
Allah razı olsun Muhterem Hocam.
Eyvallah Mustafa Hocam. Allah Razı olsun. Cumamız bizlere hayırlar getirsin inşallah
Şu zor günleri kolaylaştırsın Allahım. Cumanın hayrı ve bereketi üzerinize olsun öğretmenim
Allh razı olsun muhterem hocam. Elinize yüreğinize sağlık. Acıyı duyabiliyorsan, canlısın. Başkasının acısını duyabiliyorsan, insansın.
Allah razı olsun...Günümüze ışık tutmuşsun
“Ancak başkaları için yaşanan bir hayat, yaşamaya değer bir hayattır.”
Yazınızı üzerine oturttuğunuz Kutsi Hadis günümüze ve asırlara ilaç gibi.
Mükemmel bir yazı olmuş değerli hocam. Tam günümüzün ihtiyacına uygun. Hepimize ders olur inşallah. Yüreğinize sağlık.