“Lanetlenmiş Şeytan’dan Allah’a sığınırız” cümlesini her zaman, hatta Besmeleden önce okuruz. Zira Şeytan’ın uzaklaştırılmadığı her işe bir yolunu bulup müdahil olacağı, o işin bereketini yok etmek için elinden geleni yapacağı, haramların yolunu açmak için helalleri zor göstereceği, tuzağına düşenlerin sonunda pişman olacakları gerçeği ayet ve hadislerde bilgi ve ikaz niteliğinde tüm detayları ile izah edilmektedir. Bu tuzaklar ile her insan her an karşı karşıyadır.
Şeytan, insanlara “Fahşa”yı emreder: Fahşa (Her konuda) aşırılık demektir. Mal biriktirmede, arzu ve isteklerde... Hâlbuki hepsinin bir sınırı vardır. “O Size yalnızca kötülüğü ve fahşâ’yı, Allaha karşı bilmediğiniz şeyleri söylemenizi emreder.” (Bakara, 169) Günümüzde freni boşalmışçasına mal ve makam sevgisi, rahat ve konfor düşkünlüğü, Rabbimizin yasaklarını hiçe sayarcasına aşırılıklar, evlilik dışı ilişkiler şeytanın bu tuzakları ne sıklıkta kullandığının en açık delilleridir.
İnsanları Fakirlikle korkutur: Şeytan insanın bu zaafını bildiği için, uzun ve rahat bir hayat vaad ederken onu fakirlikle korkutur. Böylelikle mü’minlerin zekat, infak ve hayır yapmalarını engellerken, onları hırsızlık, cimrilik ve hayâsızlığa sevk eder. “Şeytan, sizi fakirlikle korkutuyor ve size çirkinliği -hayâsızlığı emrediyor. Allah ise, size kendisinden bağışlama ve bol ihsan (fazl) vadediyor. Allah (rahmeti) geniş olandır, bilendir.” (Bakara, 268) VE Allah Resulü buyurur; "Ey insanlar rızkınızı güzel yollardan arayın. Kul için takdir edilenden fazlası yoktur. Kul dünyadan göçmeden önce kendisi için takdir edilen rızkı mutlaka alacaktır." (Hakim)
İnsanları boş Vaat ve kuruntularla oyalar: Gerçekleri örtmenin en etkili yolu yalandır. Şeytan yalanla, boş vaatlerle insanları kendi tarafına çekmeye çalışır. Daha iyi bir statü, kısa yoldan zenginlik, daha rahat bir hayat, eğlence, cinsellik vb. vaad eder. “(Şeytan) Onlara vaadler ediyor, onları en olmadık kuruntulara düşürüyor. Oysa şeytan, onlara bir aldanıştan başka bir şey vaad etmez.”
Şeytan’ın en büyük arzularından biri insanları Şirk’e düşürmektir: Mü’minlere şirk koşturmak için her türlü tuzağı kurar, uygulamak için fırsatlar kollar. Bazen makamı, bazen parayı, bazen ideolojileri kullanmayı dener. “Senin başarın!”, “Sen yaptın!” gibi sözlerle kişiyi, Allah'ın kontrolü dışında kendi gücü olduğuna inandırmaya çalışır, enâniyete düşürür.
Suçu Başkasına Atma alışkanlığına yönlendirir: Bu da çok ciddi bir şeytan taktiğidir. “Dedi ki: "Madem öyle, beni azdırdığından dolayı onlar(ı saptırmak) için mutlaka senin dosdoğru yolunda (pusu kurup) oturacağım." (Araf, 16) Ayetinde şeytan kendi hatasından bile Allah’ı sorumlu tutmuştur. Bizim çocuklarımızın isyanlarından televizyonu, dünya Müslümanlarının çektikleri zulümlerden ABD ve İsrail’i sorumlu tuttuğumuz ve suçu üzerimizden attığımız gibi… Bu da kişiye sorumluluktan kurtulduğunu zannettiren bir Şeytan tuzağıdır.
Şükrü Engellemek: Şükürsüzlüğü yaymak Şeytan’ın taktiklerinin liste başında yer alır. Şükreden insan, nimeti verenin kim olduğunu anlar ve O’nun karşısında haddini bilir. Rabbimiz şöyle buyurur: "Andolsun, eğer şükrederseniz gerçekten size nimetimi arttırırım, eğer nankörlük ederseniz, şüphesiz, benim azabım pek şiddetlidir." (İbrahim, 7) Allah Tealaya şükretmemiz için sayısız sebebimiz varken, şeytan azabına insanı da ortak etmek için şükürsüzlüğü teşvik eder.
En önemli taktiklerinden bir de insanları Allah İle Aldatır: Bu ne cürettir! Şeytan kulu Rabbi ile aldatıyor. Müslümanların, Yaratıcısı hakkında beş dakika konuşacak bilgisi olmayınca, Allah’ı anlatmak şeytana kalıyor. “Allah büyüktür, affedicidir; kıyafete, kazanmaya, harcamaya karışmaz” deyip nice günahın temellerini attırırken; diğer yandan “Sen artık Cehennemin odunusun, Allah seni affetmez” diyerek ümitsizliğe düşürür, tevbe kapılarının kendisine kapandığı yalanına ikna eder.
Kibir ve Gurur Şeytan’ın en önemli vasfıdır: Lanetlenmesine sebep olan kibir ve gururu insanlara da telkin ederek Cehenneme onları da çekmeye çalışır. Fakirlerin davet edilmediği sofralar, hiyerarşik düzene sokulmuş akraba ve komşuluk ilişkileri, Allah için verilen selamın dahi kimden geldiğine bakılması bu mantığın eseridir.
Haramlara yönlendirme, ibadetten alıkoyma: Şeytan apaçık haramı emrederken, Allah rızası için yapılan her ibadetten alıkoymaya çalışır. “Gerçekten şeytan, içki ve kumarla aranıza düşmanlık ve kin düşürmek, sizi, Allah'ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık vazgeçtiniz değil mi?” (Maide, 91) “Daha gençsin” diye başlayan sözlerle ibadetten engellerken; “Bunu herkes yapıyor” diye haramı sıradanlaştırarak empoze edip toplumu zehirler. İçki, kumar vs. pisliklerle de Müslümanların kardeşliğine, muhabbetine zarar verir.
Tüm bu taktiklerin yanı sıra: Allah Tealanın düşmanlarına sevgi beslemeyi (Mümtehine, 1), gereksiz ayrıntılara dalmayı (Bakara, 71), İsrafı (İsra, 26-27) emreder. Bazen de ibadetleri gösterişe çevirerek alınacak mükâfatı engeller (Bakara 264).
Şeytan bu tuzakları Sıratı müstakim üzerine oturup, insanların dört bir yanından yaklaşarak uygular. Onların önlerinden yaklaşıp gelecek kaygısı ve fakirlikle korkuturken, dünyayı tek hedef haline getirip ölümü ve ahireti unutturur. Sonra arkalarından yaklaşıp tarihleriyle, kültürleriyle bağlarını koparmalarını sağlar. Sollarından yaklaşıp günahı apaçık teşvik ederken, sağlarından yaklaşıp (Müslüman için en tehlikeli olanı) Müslümanlara dinlerini farklı gösterir. Müslümanlara, yaptıkları hataları din çatısı altında yaptırırken; kutsal bir savaş anlayışıyla birbirlerini kırdırır. “Dedi ki: "Madem öyle, beni azdırdığından dolayı onlar(ı saptırmak) için mutlaka senin dosdoğru yolunda (pusu kurup) oturacağım. Sonra muhakkak önlerinden, arkalarından, sağlarından ve sollarından sokulacağım. Onların çoğunu şükredici bulmayacaksın." (Araf, 16-17)
Şeytanın sermayesi yalan ve hile, kazancı günahkârlardır. Vicdanına uyan Allah’a, nefsine uyan ise şeytana itaat etmiş olur. Boş kafa şeytanın çalışma odasıdır. Beynini ve kalbini İmanla, Hak ve Hakikat ile, Rahmânî fikir ve düşüncelerle doldurmayanlar, orada şeytana da meydan açmış, yer ayırmış olurlar. VE imanın iktidar olmadığı yerde Şeytan ihtilal yapar, yönetime el koyar, istikbali gasbeder.
YORUMLAR