İnsan hakları evrensel beyannamesinden yıllar önce, Sevgili Peygamberimiz Muhammed Mustafa s.a.v. 632 yılında yüz binden fazla Müslüman’a irad ettiği tarihi “Veda Hutbesi”nde Bütün insanların eşit olduğunu, can, mal ve namuslarının kutsal olup her türlü tecavüzden korunduğunu cihana ilan etmiştir.
Müslüman, başkalarının hakkına saygı göstermek ve insanlara zarar verecek davranışlardan sakınmak zorundadır. Ancak bu yeterli değildir. Kişinin olgun bir Müslüman olabilmesi, kendisi için sevip arzu ettiği şeyi başkaları için de arzu etmesine bağlıdır. Hz. Peygamber s.a.v. buyurur; “Sizden hiç bir kimse kendisi için sevdiği bir şeyi, kardeşi için de sevmedikçe gerçek mü’min sayılmaz”
İnsan, Allah’ın yarattığı en mükemmel varlıktır. Şeyh Galib’in; “Hoşça bak zatına kim Zübde-i Alemsin sen. Merdüm-i dide-i ekvan olan Ademsin sen.”(Ey insan evladı! Kendine saygıyla/hürmetle yaklaş; çünkü sen kâinatta yaratılmışların özü/göz bebeği olan insansın.” İfadelerine göre, Kainatın bütün sırları insanda gizlidir. Bütün varlıkların belirgin özellikleri insanda toplanmıştır. Uzayı fethetmek insani fethetmek anlamına gelmemektedir. Oysa ki kainatta en önemli unsur insanoğludur. Esas olan onu keşfetmek, tanımak, hakkını bilmek ve riayet etmektir.
İslam, insan merkezli, onun dünya ve ahiretteki huzur ve mutluluğunu hedef alan ve ona göre kurallar koyan yegane sistemdir. İslam'ın insanlığa vermiş olduğu üstün mesajlar, ona sağladığı geniş haklar ne yazık ki hala çağdaş insanlara verilmemiş durumdadır ve hala insanlar dinlerinden, ırklarından, düşünce ve inançlarından ötürü boğazlanmakta, kılık kıyafetleriyle uğraşılmakta her gün biraz daha baskılar artmakta, işkence ve çileler dinmek bilmemektedir.
İslam, yaratılışının gereği insana tüm haklarını vermiştir. İnsanlar arasında mal-mülk, kabile, renk, cins ayrımı yoktur. Bunlar insanı insan olarak değerlendirmede ölçü olarak kabul edilmemiştir. İnsana verilen bu değer Kur'an'da ifadesini şöyle bulmuştur. "Ey insanlar! Biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık. Millet ve kabileler halinde topluluklar kıldık ki birbirinizi tanıyasınız. Allah katında en üstün olanınız ondan en çok sakınanınızdır." (Hucurat suresi 13. Ayet)
Hz. Peygamber, Habeşli bir köleyi ordularının başına getirirken, ezilenleri, dışlananları koruma mücadelesi verirken, dünya bu alanda düşünmeyi bile aklına getirmiyordu.
Yeryüzünde insan hak ve vecibeleri konusunda ilk yazılı belge Hz. Muhammed'in başkanlığında 4 büyük grubu temsil eden yetkilerin 622'de imzaladıkları Medine Sözleşmesi'dir.
BM insan Hakları Bildirgesi, BM teşkilatına üye olan devletlerce 10 Aralık 1948 tarihinde toplanan Paris Kongresi'nde kabul edilen, bütün insanlara tanınan temel hakları belirten bu bildiri de ancak her iki dünya savaşının yarattığı dehşet ve meydana getirdiği yıkımdan ürkmenin bir sonucu olarak ortaya konulabilmiştir. Oysa İslam'ın getirdiği insan hakları aynı zamanda fıtri haklar olup 15 asırdan bu yana İslam dünyasının fiilen yaşattığı ve uyguladığı haklardır. Kaynağı ilahidir. Halbuki Batı'da insan haklarının gündeme gelişi baskı, şiddet ve katliamlardan sonra beşeri tecrübelerle oluşan tespitlere dayanır.
İslam'ın insanlığa sağladığı bazı hakları şöyle sıralayabiliriz:
1-Bütün insanlar doğuştan günahsızdır. Suç ve ceza mefhumları ergenlikten itibaren iman ve amelleri ile ilgili söz konusudur.
2-İnsanlar Adem a.s.’ın çocukları olup eşit haklara sahip olarak doğarlar.
3-Her doğan canlı yaşama ve özgürlük hakkına sahiptir.
4-İnsanların canları, malları ve ırzları koruma altında olup kutsaldır.
5-Adalet dünya hayatının temelidir. Herkes adaletten pay alma hakkına sahiptir. (Nisa, 58)
6-İnsanların meskenleri koruma altındadır. İzinsiz girmek yasaktır. (Nur, 27)
7-Başkalarına zarar vermedikçe insanların neyle uğraştıklarıyla uğraşmak, casusluk yapmak yasaktır. (Hucurat, 12)
8-Ferdi sorumluluk esastır. Kimse kimsenin yaptığından dolayı sorumlu tutulamaz. (En'am, 164)
9-Herkes, istediği gibi düşünme ve düşündüğünü açıklama hakkına sahiptir. (Kur'an kendisine karsı çıkanlara dahi her türlü yolu denemeleri için meydan okur)
10-İnsanlar, inanç özgürlüğüne sahiptirler. (Bakara, 256)
11-Hiç kimsenin malı haksız yollarla gasp edilemez. (Nisa, 29)
12-Herkes kazanma hakkına sahiptir. Rantiyecilik yoktur.
13-Herkes siyaset yapma hakkına sahiptir. (Bakara, 279)
14-Zulmün, işkencenin ve haksızlığın her çeşidi yasaklanmıştır. Zulüm yasak olduğu gibi, zulme karşı çıkmamak ta yasaktır. (Bakara, 283)
15-Her insan eğitim ve öğretim özgürlüğüne sahiptir. Öğrendiklerini başkalarına öğretme hakkına da sahiptir.
16-Hakların korunması için şahitlik yapma ve isteme hakkı vardır. (Isra, 23)
17-Ailede ana-babaya itaat esastır. (Ankebut, 8)
Veda Hutbesine Hz. Peygamber EY İNSANLAR diye söze başlar. Ey Mü’minler, Ey Ashabım dememiştir. Bütün insanlığı kucaklayan ifadeleri mesajın evrensel olduğunu gösterir. Devamında, Sözümü iyi dinleyiniz! İyi anlayınız! Bu vasiyetimi burada bulunanlar¸ bulunmayanlara bildirsin! Olabilir ki bildirilen kimse¸ burada bulunup da işitenden daha iyi anlayarak¸ muhafaza etmiş olur.' diyerek bizden söz almış ve bütün söylediklerine Yüce Allah'ı şahit tutmuştu.
Müslümanlar olarak Veda Hutbesini ve oradaki uslup ve mesajları iyi anlamak ve uygulamak çok önemli görevimizdir. Bu görevi hakkı ile algılayıp yerine getirdiğimizi söylemek ne kadar mümkün bilmiyorum. Veda Hutbesinin kadr ü kıymetini iyi bilmek¸ onu ezberleyip hazmetmek. Onun bize Peygamber emaneti olduğunu unutmamak¸ onu insanlık sevdalısı bir peygamberin Arafat gibi mübarek bir yer ve günde bizlere okuyormuşçasına¸ özümseyerek ve içselleştirerek okuyup anlamak ve ondaki evrensel hakikatleri bütün insanlığa ulaştırmak görevinin bilincinde olmak İmanımızın ve Müslümanlığımızın gereğidir.
Hocam azina emegine salik
Değerli Hocam, harika bir yazı, kaleminize yüreğinize sağlık, meseleyi olması gerektiği gibi net bir biçimde ortaya koymuşsunuz. Allah razı olsun.
Kalemine, ilmine Allah güç kuvvet versin hocam.
Devam hocam, bilgilendirici, şuurlandırıcı, uyarıcı , sevdirici yazılarınızdan çok şeyler öğreniyoruz. Allah sizden razı olsun.
Hocam, yazılarınızı beyenerek okuyorum. yenisini takip ediyorum. selamlar
Hocam Allah razı olsun. İnsanlarin hak ve hukuklarını maddeler halinde kur-an ve Peygamber efendimizin vasiyetleri ile izah etmişsiniz. Teşekküler... Sağolun.
Hocam selamun aleykum yazılarınızı imkan buldukça takip ediyorum. Allah a emanet olun.
Kaleminize sağlık hocam
Mevlam cümlemizin akibetini hayırlı eyler Inşaallah hocam
VEDA HUTBESİ Peygamber emaneti. Müslüman emanetten habersiz. Allah bu topluma rahmet eder mi?
Güzel bir yazı daha kaleme almışsınız Mustafa Hocam. bize her iyi şeyin batıdan geldiğini öğretmeye çalıştılar. insanlık insanlığını da islama borçlu.
Gene harika bir yazı. kaleminize sağlık hocam. Veda hutbesini okullarda ezberletmek ve çok iyi anlatmak lazım.