İslam, dünya ve ahiret mutluluğunun yol haritasıdır. Müslümanın hayatının her alanını kuşatan güzel ahlak rehberidir. İslam dini samimiyetle benimsendiği ve yaşandığı zaman öyle güzel, öyle ahlaki ve örnek davranışlar ortaya çıkar ki, bu durum diğer insanlar, özellikle çocuklar ve gençler tarafından ilgi alaka ve hayranlıkla takip edilir. Muhabbetle benimsenir ve kabullenilir.
Müslüman, dininde samimi olup onu yaşama gayretinde olunca ahlaki yönden de mükemmel hale gelir. Aile efradına, çevresindeki insanlara ve diğer mahlûkâta karşı sevgi, şefkat ve merhametle dolup taşar. Toplumun temel taşı, nesillerin yetiştiği aile yuvasını bir cennet bahçesine dönüştürür. Orada yetişecek çocukların hem ailenin hem de milletinin istikbali olarak mükemmel yetişmesine gayret eder. Ancak bunun için önce kendisinin onları yetiştirme konusunda donanımlı olması şarttır.
Hz. Ali r.a.’ın “Çocuklarınızı kendi yaşadığınız çağa göre değil onların yaşadığı çağa göre yetiştirin” sözü bu konuda eğitimcilere, anne babalara çok önemli bir uyarı ve ışıktır. Bu gün Müslüman ailelerde en büyük hata maalesef burada yapılmaktadır. Anne babalar, her an Tv, sosyal medya ve internet ortamında her istediğine anında ulaşabilen, sosyal medya fenomenlerini takip eden çocuklarına vereceği eğitimi, onların dünyasına giremeden, onlarla ilgilendikleri alanın dili ile ilişki kuramadan eski tip terbiye sistemi ile vermeye çalışmakta, onları bu yolla dizginlemeyi düşünmektedirler. Bunun başarılı ve mümkün olmadığı gerçeğinin faturası çok acı olmaktadır. Halbuki günümüz çocuklarına özellikle ve öncelikle dini sevdirmek, İslam’ın güzelliklerini, Rahmet ve merhamet insanı olan Hz. Peygamberin örnek davranışlarını anlatarak İslam’a özendirmek, dini bilinç vermek şeklinde bir yöntemi kullanılmalıdır. Aksi takdirde kendilerine bu yolla dini anlatanlar, kendi anne babaları bile olsalar, onlar için, “dünyadan habersiz”, “başka dünyada yaşayan insanlar” gözü ile bakmalarına, bu günün dünyasına ait söyleyecek sözlerinin, toplumsal sorunlara sunacak reçetelerinin olmadığına inanmaya başlamalarına sebebiyet verilmektedir. Bu durum onların anlattıkları dine de mesafeli durmalarına neden oluyor ve akabinde tamamen fenomenlerin eline kalan, anne babaların etki alanından ve ellerinden çıkarak deizmin kucağına itilen kimsesiz insanlar durumuna düşüyorlar. Sonra da duygusuz, doyumsuz, bencil, şükretmeyi bilmeyen, hiçbir şeyden menün olmayan, merhametsiz, yalnız, kutsal, değer tanımayan bir neslin yetişmesine ihmal ve eksiklikleri nedeni ile onların yetiştiği çağı kavramakta geç kalan kendi anne babaları, öğretmenleri, hocaları neden oluyor ki esas acı olan durum da maalesef bu oluyor.
Kur’an, Müslümanı tarif ederken hem onun özelliklerine hem de yapmasını tavsiye ettiği duanın formatına rehberlik ediyor; “Onlar; Ey Rabbimiz! Eşlerimizi ve çocuklarımızı bize göz aydınlığı kıl ve bizi Allah’a karşı gelmekten sakınan(takva sahibi) lara önder eyle diyenlerdir.” (Furkân, 25/74) Aile yuvası çocukların yetişmesinde en etkin olması gereken müessesedir. Onun bu etkinliğini yitirmemesi için anne babalar aile ortamının altyapısını çok ciddiye almalı, nesli koruyacak, bedeni, kafası ve ruhu sağlam, ait olduğu kültür ve medeniyet değerlerini bilen ve hazmeden kişilikler olarak yetişmesine gayret etmelidir. Eğitimciler, imamlar, anne babalar, neslin yetişmesinde sorumluluğu olan herkes çocukların dünyasına girebilmek için fenomen olmak zorundadır. Kendi bilmediği karanlık bir alana sen gir diye hiç kimse evladını salıverip de rahat edemez. Onlara rehberlik o alanın nimetlerini de tehlikelerini de önce bizim bilmemizi, sonra da çocuklarımızı bilgilendirerek onlara oralarda sahip çıkmamızı gerektirmektedir. Aksi takdirde nesil elden kayıp gider.
Çocuğun başarı değerlendirmesinde sadece okul ve ders başarısını esas alınmamalıdır. Onların kafasında başarılı evlat yetiştirmekle hayırlı evlat yetiştirmek arasında çelişkiler oluşturulmamalıdır. Dünya sınavına hazırlanırken ahiret sınavını kaybetmek üzere olan bir neslin ortaya çıkmasına vesile olunmamalıdır. Çocukların istikballeri dünyevi kazanımlara kurban edilmemelidir. İnancımıza göre hayırlı evlat, dünyanın en kıymetli varlığı, ahiret hayatı için de kesintisiz devam eden akarlarımız, amel defterimizi kapatmayan sevap kaynaklarımızdır.
Güzel ahlaka, temiz vicdana sahip nesiller yetiştirmek Müslüman anne babaların en önemli gayesi olmalıdır. Kafa ve kalp bütünlüğü içinde, kafası sağlam bilgilerle donanmış, kalbi sağlıklı bir imanla dolu evlatlar geleceğimizin kurtuluş vesilesidir. Böylece nesil dindarlaşmış, beraberinde ahlaklı bir toplum da oluşmuş olacaktır.
Dindarlaşma denilince sadece namaz kılan, oruç tutan, başını örten insanların sayısının çoğalması anlaşılmamalıdır. Bunlar elbette olmazsa olmazlarımızdır ancak bununla birlikte sözünde duran, yalan söylemeyen, borcunu zamanında ödeyen, kul hakkına riayet eden, haram yemeyen, mutlu aile yuvaları kurabilen ve onu koruyabilen insanlar gerçek dindarlığın vazgeçilmezleridir. Dindarlık aynı zamanda ahlaklılıktır. Zira Peygamberimiz “Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim” buyurur. İslam’da ibadetlerin temel gayesi insanı ahlaklı bireyler haline getirip erdemli toplumlar oluşturmaktır. Toplumda ahlaksızlık artıyorsa dindarlığın arttığını söylemek mümkün değildir. Dindarlığın arttığı toplumda ahlaksızlık azalır, hatta yok olur. Şurası unutulmamalıdır ki;
“Ahlak örtüsü olmayanı baş örtüsü dindar yapmaz.”
“Namaz günde 5 vakit, Ahlak ise 24 saat farzdır.” VE
“İnsanın kıymeti ahlakının güzelliği kadardır.”
Ahlak insana değer katan değerdir.Allah razı olsun.Hocam
Teşekkürler hocam.Ahlak,ahlak,güzel ahlak.
Teşekkürler hocam.Ahlak,ahlak,güzel ahlak.
Teşekkürler dostum. Boyabat'tan selamlar.
MURAT Hocanın teknoloji-internet konulu konferansındaki şu örneğini hiç unutamıyorum:"Sizin çocuğunuz gecenin bir yarısında Kent Meydanında tek başına dolaşsa en azından bir polis, bekçi gelip onu sorgular,ona sahip çıkar;ama kenfi odasında internet dünyasıns kapılmış evladımızı kontrol eden yok,sen ne yapıyorsun diyen yok.Tamamen konrolsüz."demişti.Son derece doğruydu . Anne-baba olarak günümüzün bir gerçeği olan tv-bilgisayar- internet meselelerini ihmal edemeyiz.Yoksa çocuklarımızı uyuşturucu satıcılarına,ahlaksizlara,deist veys ataistlere kaptırmış oluruz Allah korusun.. Selâm ve muhabbetlerimle
Eline diline kalemine sağlık hocam.
Allah razı olsun hocam. Çocuklarımıza sahip çıkmak için malesef çoğumuzun fırsatı bile olmadı. Çok güzel bir noktaya temas ettiniz ama çocukların eriştiği bilgilerden çoğu anne babanın haberi bile olmuyor. Allah sonumuzu hayırlı eyler inşallah.
Teşekkürler Mustafa hocam harika yazı olmuş .
Teşekkürler Mustafa hocam harika yazı olmuş
tşk, mustafa hocam, Allah razı olsun..
Evet Hocam en önemlisi de "Güzel ahlaklı olmaktır".
Cok güzel hocam kaleminize yüreğinize sağlık ????????
Teşekkürler hocam.
Var olasın abi
Teşekkür ederim hocam... Selamlar
Hocam kaleminize sağlık. Rabbım bizleri son nefesimize kadar güzel ahlaklı olarak yaşayabilenlerden eylesin.
Hocam yazınız gene çok güzel olmuş. İstifade ettik.
Aynen hocam
Hocam kaleminize sağlık. Ahlak dersi öğretmenliğine devam ediyorsunuz maşallah. Allah sizden razı olsun
Eyvallah üstad iyi geceler
Aklı öldürürsen, Ahlak da ölür. Akıl ve Ahlak öldüğünde, millet bölünür. Kadı'yı satın aldığın gün Adalet ölür. Adaleti öldürdüğün gün: Devlet de ölür.... Fatih Sultan Mehmet
Allahım ahlak güzelliği bersin ve ahlakı güzel insanlarla karşılaştırsın inşallah öğretmenim. Ahlakı olmayanın nesi olsa boş . Yüreğinize sağlık ????????????????????
Aleykumselam hocam hayırlı akşamlar.????