KURBAN, NE ETTİR NE ÂDETTİR.
KURBAN; İBRAHİM’CE BİR ADANMIŞLIK, İSMAİL’CE BİR TESLİMİYETTİR.
Kurban; Allah c.c. ile Kurbiyyet (yakınlık) kurmak anlamına gelir. “Kurban kesmek” kavram olarak, Allah’ın rızasını kazanmaya ve O’na yaklaşmaya vesile aramak amacıyla yapılan ibadetin adıdır.
Başka bir deyişle kurban; bizi Hz. İbrahim’in itaatine ve Hz. İsmail’in teslimiyetine yönlendirerek hayatın sıkıntı ve imtihanlarına karşı Rabbimize teslim olma ve O’na güvenerek sıkıntılarımıza ibadet anlayışı içinde çözüm yollarını gösteren bir….
Rabbimiz, “Kurbanların etleri ve kanları değil, sadece takvanız Allah’ın katına ulaşır.” (Hacc 22/37) buyurarak kurban ibadetinde temel ilkenin et kesmek ya da kan akıtmak olmadığını, esas maksadın takvaya ulaşmak olduğunu belirtmiştir. İnsan ancak takva ile Rabbinin yasaklarından sakınma hassasiyetini kazanabilir, bu sayede manen dirilebilir. Takva ile Rabbinin sevdiği şeylere yakınlık ve muhabbet duyabilir.
Takva; Haramlarından kaçma hususunda kulun Rabbine sığınması, O’nun himayesi altına girmesidir. Mü’min, olumsuz duygu, düşünce ve arzularını Allah için kurban ettikçe Rabbinin merhamet ve sevgi ikliminde huzura kavuşur.
Kurban, doğuştan içimizde var olan paylaşım ve yardımlaşma duygularının en yoğun şekilde yaşandığı bir ibadetidir. Bu emre uyulduğunda toplumdaki varlıklı kimselerle yoksullar arasında hem ihtiyaçlar giderilir hem de yakınlaşma sağlanır. Böylelikle kurban sosyal dayanışma ve yardımlaşma örneği olarak bireyler arasındaki sevgiyi, toplumsal hoşgörüyü, huzuru ve muhabbeti artırır.
Kurban aynı zamanda Allah’ü Teâlâ’ya verdiği nimetlerden dolayı şükür anlamı taşır. Mü’minler her kurban kesiminde Hz. İbrahim ve oğlu Hz. İsmail’in Allah’ın emrine mutlak itaat ve tam teslimiyet gösterdikleri o kadîm ve şerefli hatırayı anarlar ve kendilerinin de benzer bir durumda aynı şekilde itaate hazır olduklarını beyan etmiş olurlar. Bu hazır oluş Allah aşkı ile huzurda duruştur. Varlıktan geçip rızayı ilahiyi buluştur. Gerçek varlıkta kayboluştur.
İbadetler Müslüman kalma şuurumuzu diri tutan sembollerdir. Her ibadet şeklî boyutundan çok daha derunî anlamlar içerir. Bütün bunlar bir gönül yüceliği yakalayıp, Rabbe yakın olmaya alışma egzersizleridir. Bir Müslümanın ömrü boyunca en büyük gayesi ve gayreti Rabbe yakınlığı yakalamak olmalıdır.
Özünde Yaratanı tanıma ve yaratılanı sevme olan yüce dinimiz İslam'da, kişiye Allah'la birliktelik bilinci kazandıran ve müminin zamanını manen diri yaşamasını sağlayan bir disiplin vardır. Bunun adına “Zikrullah” yani Allah'ı anmak denir. Aslında tüm ibadetler “Zikrullah” kavramı içinde ele alınmalıdır. Zikrullah; Yaratıcıyı her davranışımızın içinde bilme, hiç unutmama, her daim O’nu anma, her nefes alışımızda ve verişimizde O'nun varlık ve kudretini hissetme bilincine sahip olmaktır ki bu durum “ihsan makamı”, Rabbini görüyor ve Rabbi de her daim onu görüyor gibi yaşama bilincidir.
Kurban esasen inanan insanın varoluşunu neyle ve nasıl anlamlandırdığını sembolik bir yolla Allah’a arz etmesidir. Yüce Yaratıcıya yakınlaşma, O’na kul olmanın şuuruna erme farkındalığıdır. “Kurb” ânı, yani O’na yakın olma zamanı, Allah’ın emrine boyun eğiş, Kulluk bilincini tazeleyiştir. Hz. İbrahim ve Hz. İsmail örneğinde olduğu gibi ilâhî emirlere kayıtsız teslimiyet göstergesi, hak yolunda fedakârlığın bir nişanesidir, Allah’ın bize lütfettiklerinden onun hoşnutluğu için verebilmenin hâl ile ifadesidir.
Hz. Âişe validemiz şöyle anlatır: Bir koyun kesilmişti. Efendimiz sordu; “Ne kadarını dağıttınız? Geriye sadece bir kürek kemiği kaldı.” Cevabımız üzerine; “(Desene ya Aişe) bir kürek kemiği hariç, hepsi duruyor, yani hepsi bizim oldu!” (Tirmizî, “Sıfatü’l-Kıyâme”, 35) buyurdu. Buradan hareketle bizler de kurbanlarımızın bizim olmasına ve bizim kalmasına özen göstermeli, kulluk bilincimizi ve teslimiyetimizi Rabbimize arz etmeliyiz.
Kurbanlarımız, Rabbimize yakınlığımıza, O’nun bize şahdamarımızdan daha yakın ve her an bizimle birlikte olduğunu idrak etmemize, yaşantımızda bu bilincin her daim farkında olmamıza vesile olması dilek, dua ve temennisi ile…
Allah razı olsun hocam.
İnsanı en mutlu eden şey vermektir. Verdiklerinin yüzündeki gülümsemeyi ve mutluluğu görmektir. Allah hepimize veren olmayı nasip etsin.
Rabbim dünyayı elimizde Ahireti kalbimizde tuttursun. Cumamız Mübarek olsun inşallah.
Allah razı olsun
Derdi İle uyuyanı, dermânı İle uyandır Allah’ım!... Hastalığı İle uyuyanı, şifâsı İle uyandır Allah’ım!... Borcu İle uyuyanı, hiç ummadığı yerden rızıklandır Allah’ım!... Kimin ne derdi, ne sıkıntısı var ise, derdine derman, sıkıntılarına çare ihsan eyle Allah'ım!... Cumamız mübarek olsun.
Sağlığınız ve huzurunuz daim, ömrünüz hayırlı, dualarınız kabul; CUMA'MIZ MÜBAREK OLSUN .
Allah cc durumu iyi olan her müslümana, etine,buduna değil, sevabına inanarak kurban kesmeyi ,ihtiyaç sahipleriyle paylaşmayı nasip etsin.. Cumanız mübarek olsun....
Rıza halinde olan kimseye, Allah'tan hoşuna gitmeyen hiçbir şey gelmez. İstek halinde olan ise hiçbir şekilde Allah'tan razı olmaz.. Cumamiz mübarek olsun
“ihsan makamı”, Rabbini görüyor ve Rabbi de her daim onu görüyor gibi yaşama bilincidir. RABBİM HER MÜSLÜMANA NASİP EDER İNŞALLAH
Cumamız mübarek olsun. Allah'a emanet olun. Rabbim kaleminize güç versin
Eyvallah Mustafa Hocam. Amiiin inşallah. Allah Razı olsun. Cumamız bizlere hayırlar getirsin inşallah
ALLAH RAZI OLSUN HAYIRLI CUMALAR HOCAM
Allah razı olsun hocam, kurban bilincine ulaşabilmeyi, takvasına erilebilmeyi nasip etsin Yüce Allah 'ım. Cumanın Fevzi bereketi hepimizin üzerine olsun inşallah. Hayırlı cumalar.
Allah razı olsun hocam. Cumanın feyzi bereketi hayrı rahmeti mağfireti üzerinize olsun.
Allah razı olsun, hayırlı cumalar olsun inşaAllah
Selam ve dua ile hayırlı işler hayırlı Cumalar diliyorum sevgili hocam
Kalemine sağlık Mustafa bey, cumanız mübarek olsun
İsyanınız nefsinize, İtaatiniz Rabbinize olsun. Rabbim bizi nefsine isyan eden ve Rabbine itaat eden kullarından eylesin inşallah. Hayırlı cumalar dilerim. ALİ ÖĞÜTEN MV.
Sadakatimizin ve teslimiyetimizin nişanı olan kurbanlarımızı Rabbim kabul eylesin... Cumamız mübarek olsun...
kurban; bizi Hz. İbrahim’in itaatine ve Hz. İsmail’in teslimiyetine yönlendirerek hayatın sıkıntı ve imtihanlarına karşı Rabbimize teslim olma ve O’na güvenerek sıkıntılarımıza ibadet anlayışı içinde çözüm yollarını gösteren bir….
Hz. Âişe validemiz şöyle anlatır: Bir koyun kesilmişti. Efendimiz sordu; “Ne kadarını dağıttınız? Geriye sadece bir kürek kemiği kaldı.” Cevabımız üzerine; “(Desene ya Aişe) bir kürek kemiği hariç, hepsi duruyor, yani hepsi bizim oldu!” (Tirmizî, “Sıfatü’l-Kıyâme”, 35) buyurdu.
Mükemmel bir yazı. Sağ olasın hocam
Allah razı olsun bilgi için
Kaleminize sağlık değerli hocam. Yazılarınızdan çok istifade ediyoruz.