Asgari ücret açıklandı, daha doğrusu asgari ücrete gelen ara zam açıklandı. Ara zam olarak aslında güzel bir zam. Beklenen de üç aşağı beş yukarı aynıydı.
Şimdi devlet kendi çalışanlarına da % 40 civarında bir zam verecek. Kabul etmek gerekir ki, bu çok güzel bir zam.
Devletin tarihinde enflasyonda yüzde altmışlar, yetmişler, yüzde yüz yirmiler çok görüldü. Ama, bir dönem istisna tutulacak olursa, hiçbir zaman devletin yüzde yetmiş yıllık zamlar verdiği görülmedi.
İstisnası, 90’lı yıllarda Erbakan Hoca’nın başbakanlığı zamanında onun memurlara bir kalemde verdiği % 50 zamdır.
Şimdi Başkan Erdoğan’ın talimatıyla memurlara ve emeklilerine % 40 dolayında zam verilecek. Böylece dar ve sabit gelirliler rahatlayacak, ellerine para geçecek, ceplerine para girecek. Dolayısıyla alım güçleri bu zamla hissedilir oranda artacak.
Ancak, bütün mesele bundan sonra başlıyor.
Devletin dikkat etmesi gereken önemli bir husus var. Eğer bu hususa dikkat edilmezse verilen bunca zammın iki hafta içinde fazlasıyla eriyip gittiğine şahit oluruz.
Nitekim, ocak ayında hiç kimsenin beklemediği oranda % 30,5 zam verilmişti. Ama bu zammın iki hafta içinde nasıl bir buz yığını gibi eriyip gittiğini hep birlikte gördük.
İşte devletin dikkat etmesi gereken nokta burası. Eğer tedbir alınmazsa, fiyatlar denetlenmezse ocak ayı ve sonrasında devam eden günlerin fiyat artışı travmasını tekrar yaşarız.
Devlet bu konuda ne yapmalıdır?!
Bir kere fiyatlar arttıktan sonra “tedbir alıyoruz” diye yola çıkmanın yanlışlığı son bir yıldır açıkça görülüyor.
Öyleyse devlet şimdiden kolları sıvamalıdır. Yapacağı şey çok basittir.
Her şeyden önce şimdiden, hammaddeden işlenmiş ürünlere, tarladaki ürünlerden marketlerdeki ürünlere, evlerden arsalara kalem kalem emtia fiyatlarını tespit etmeli, ve bu fiyatları “memur zammından önceki fiyatlar, memur zammından sonraki fiyatlar” şeklinde bir an önce tasnif etmeli.
Memur zammından sonraki fiyatlar boş bırakılmalı ve yıl sonuna kadar bütün emtiadaki fiyatlar bu şekilde kontrol edilmelidir.
Bir mal, memur zammı artışından üç gün önce yüz tl iken, memur zammından üç gün sonra yüz elli tl olmuş ise, söz konusu malın bir hafta on gün içinde ne değişti de bu fiyata geldiğinin hesabı sorulmalıdır.
Çünkü kontrolsüz fiyat artışlarının meydana gelmesinin en önemli sebebi, konjonktürel gelişmelerden çok meydanı boş bulan sermayedarların ve emtiayı piyasaya süren aracıların inanılmaz hırsla daha çok para kazanma emelleri olmuştur.
Devlet bu hataya düşmemeli, şimdiden bütün emtianın hammadde safhasından işlenerek pazara gelişine kadarki fiyatlarını acilen tespit edip kontrolsüz fiyat artışlarının önüne geçmelidir. Bunun yolu da zamdan önceki malların bütün süreçlerdeki fiyatlarını kalem kalem tespitten geçmektedir.
Konut kredileri konusunda da devlet her seferinde aynı hatayı yapmaktadır. Önce, “konut kredilerini indiriyoruz” denmekte, sonra da ev fiyatlarının artışından şikâyet edilmektedir. Çünkü konut kredisi faizlerinin indirileceğini duyan müteahhitler ve emlakçılar bir gün önce 600 bin tl olan evin fiyatını ertesi gün kredi faizlerinin indirildiğini duyar duymaz 800 yüz bine çıkarmışlardır. Oysa ne oldu da ev fiyatlarına iki günde iki yüz bin tl’lik zam geldi. Bunun hesabını soracak bir merci de ne yazık ki bulunmamaktadır.
Halbuki yapılması gereken şey, önce Türkiye’de satılığa çıkarılmış ev fiyatlarını kalem kalem tespit edip, sonra kredi faizlerinin düşürüleceğini açıklamak idi. Ve bunu açıkladıktan sonra ev fiyatlarına yapılan fahiş zamları hemen sistemden görüp hesabını sormaktı.
Yani, iktisat diliyle narh benim dediğim şey.
Ekonomistlerin bu düşünceyi eleştirdiklerini ve hatta karaborsaya yol açabileceği endişesiyle ekonomi için tehlikeli ve uygulanamaz olduğunu söylediklerini duyar gibiyim.
Devlet bunun için de fikir geliştirir ve tedbirlerini alırsa sorun kalmayacaktır.
Bilinmelidir ki serbest piyasa dediğimiz şey, normal şartlar için geçerli olması gerekir. Türkiye’de son bir yıldır emtia fiyatlarında hiçbir şekilde normal şartlar yaşanmıyor. Şişirme fiyatlar için narh, gerektiğinde son derece elzem bir yöntemdir ve bugünkü şartlarda uygulanmalıdır.
Nitekim bir yıllığına ev kirası fiyatlarına yüzde yirmi beşlik sınır getirilmesi de bir narhtır.
Fakat burada da devlet iyi niyetine rağmen eksik kalmıştır.
Sebebi şu: Mesela evde mevcut oturanlara yüzde yirmi beşten fazla zam yapılamaz. Evde oturanlar eski kiracılar olduğu için 1000 tl veriyor. Şimdi narhtan dolayı en çok 1250 tl verecekler.
İyi ama, hemen yan taraftaki aynı ölçüdeki daireye yeni girenlerden ev sahibi 3500 tl istiyor. Bu neden denetlenmedi. Halbuki bunların da denetlenmesi gerekirdi.
Eğer evde öteden beri oturanlar haklı ise, yeni ev kiralayacak olanların suçu nedir?! Yok eğer yeni taşınacak olanlar için ev sahibi 3500 tl yapmakta haklı ise, eskiden beri evde oturan kiracıların ev sahiplerinin suçu nedir?!
Dediğimiz gibi, devlet, bütün emtia ve hatta hizmet fiyatlarını tek merkezden görebilecek ve denetleyebilecek bir sistemi kurmalı, başta memurlara vereceği zamlardan önceki fiyatlar olmak üzere, günlük haftalık ve aylık periyotlarla bu fiyat oynamalarını sistemden görerek tespit etmelidir.
Yoksa sermayedarların ve aracıların para kazanma hırsı yüzünden piyasada emtia fiyatları alıp başını gittikten sonra yapacak bir şey kalmıyor.
Söylediklerimiz domates fiyatları için de deterjan fiyatları için de geçerli; ev fiyatları için de arsa fiyatları için de geçerli; hâsılı tüm emtia için geçerlidir, vesselam.
Duygularımıza tercüman olmuşsunuz değerli hocam. Çok haklısınız.Yüreğinize sağlık, teşekkürler
Muhterem hocam çok doğru teşhis koymuşsunuz. Eğer denetim sıklaştırılmazsa vatandaşın bir cebinden girip öbür cebinden çıkar .
Muhterem hocam çok doğru teşhis koymuşsunuz. Eğer denetim sıklaştırılmazsa vatandaşın bir cebinden girip öbür cebinden çıkar .
Teşekkür ediyorum üstadım.
Şu ana kadar devletin yapmış olduğu tüm fedakârlıklar yüksek sermaye sahiplerinin cebine girdi. Maalesef bundan sorası içinde değisecek gibi görünmüyor. Sermaye sahipleri doymak bilmiyor.
Allah razı olsun Seyfullah Hocam. Tedbir zamanında alınır ve uygulanırsa tedbir oluyor. Aksi halde akıntıya yelken açma işe yaramıyor.
Çok haklısın hocam yine geç kalınırsa dediğiniz gibi verilen zammın hiç önemi kalmıyor ağzına sağlık saygılar