İnsanlar, başarısızlıklarının sebepleri üzerine kafa yorup çözüm yolları üretmek yerine, işin kolayına kaçıp başkalarını suçlamayı tercih ediyorlar. Bu kural "futbol" için de geçerlidir.
Ali Koç, geçen sezon Fenerbahçe'yi düşürdüğü acınacak durumun sorumlusu olarak, bu durumdan kendini kurtarabilmenin yolunun bu sene mutlaka şampiyon olmaktan geçtiğinin farkında. Bu yüzden geçen sezonki mûnis tavrından oldukça uzakta. Bir ara Federasyon ve MHK başkanlarıyla gizlice yaptığı toplantı deşifre olmuştu. Ardından ELAZIĞ depreminde insanlar acılarıyla boğuşurken,malesef Fenerbahçe camiasına "koyun can derdinde, kasap et derdinde " durumunu yaşattı Başkanın, ''deprem'' sebebiyle ertelenen Trabzonspor- Malatya maçına itiraz etmesine tanık oldu kamuoyu ve her iki olayda da çok büyük eleştiriler aldı başkan.
Tüm bu yapılan hataların tek bir açıklaması olabilir: "PANİK"
Oysa şu an için ligin en iyi futbolunu oynayan ve şampiyonluğa en yakın kulübü Fenerbahçe... futbolseverin maç için görüşü ortaktı: ''Trabzonspor kalecisi UĞURCAN'ın muhteşem kurtarışları olmasaydı maç Fenerbahçe'nin galibiyetiyle biterdi. ''Eğer şampiyonluğu kaybederse Fenerbahçe, bunun en büyük sebebi "panik" ve onun müsebbibi ALİ KOÇ'tur.
Ali Koç'un bu panik haline, Fenerbahçe başkanvekili Semih Özsoy da katıldı. TRABZONSPOR yenilgisi sonrası hakemlere "taraf tuttukları", federasyona da "transfer yapmalarını kasıtlı (!) olarak engelledikleri'' gerekçesiyle tepki gösterdi.
Bir grup da yenilginin sebebini her defasında ve ısrarla, toplumumuzun çok hassas olduğu "siyaset''e bağlayıverdi. Akıllarınca, hem tepkileri kendi üzerlerinden başka yönlere aktarıyorlar hem de seçimlerde yıkamadıkları RECEP TAYYİP ERDOĞAN'ı, ilk seçimde "futbol" ile yıkabilmek adına siyasi yatırım yapıyorlardı.
Maliye Bakanı, aynı zamanda Cumhurbaşkanımızın damadı ve de koyu bir Trabzonspor taraftarı olan Berat Albayrak üzerinden yenilginin suçunu AK PARTİNİN üzerine yükleyip, işi "Seçimlerde görüşürüz." şantajına kadar vardırdılar.
Oysa herkes biliyor ki Cumhurbaşkanımız RECEP TAYYİP ERDOĞAN da koyu Fenerbahçelidir ve Fenerbahçe yüksek divan kurulu üyesidir. Ayrıca, eğer SİYASET, futbol üzerinde bu kadar etkiliyse, bunu iddia edenlerin geçmiş sezonlarda RİZESPOR ve KASIMPAŞA'nın ligden düşmesine makul ve mantıklı izahlar getirmeleri gerekmez mi?
Yine bu durumun en çarpıcı örneğini Fenerbahçeli Rıdvan Dilmen anlatmıştı NTV'de:
"Beşiktaşlı Caner, bir maçtan sonra 6 maç ceza alınca bana: "Çok şaşırdım, oysa cumhurbaşkanımız beni severdi." dedi. Caner, bu cezanın cumhurbaşkanımız tarafından verildiğini düşünüyordu ciddi ciddi. Ben de :"Yapma ALLAH aşkına cumhurbaşkanımızın o kadar çok işi var ki senin cezanla nasıl uğraşsın?" dedim. Bir zaman sonra denk geldi, cumhurbaşkanımıza Caner'in cezasını sordum. O da bana 'Caner de kim?' diye sordu şaşırarak. Yani her şeyi cumhurbaşkanımıza, siyasete bağlamak olur iş değil.''
Cumhurbaşkanımız Fenerbahçe'nin, Sayın Devlet Bahçeli Beşiktaş'ın, bir bakanımız da Trabzonspor şampiyon olsun isteyebilir, diğer bakanımızın gönlünde Galatasaray yatabilir. Bakanın, vekilin veya herhangi bir bürokratın kendi ilinin takımını desteklemesinden daha doğal ne olabilir?
Tartışmaların merkezindeki Ulaştırma Bakanı Trabzonlu. Kendi şehrinde takımının maçına gitmiş, maç sonunda kendisine uzatılan mikrofona "Fenerbahçe iyi oynadı, hakkını verelim" demiş ve eklemiş "İnşallah bu yıl şampiyonluk ipini Trabzon göğüsler; ama her şeyden önce centilmenlik, Türk sporu kazansın."
Söylediklerinin hepsi bu kadar. Bu sözlerden nasıl rahatsızlık duyulabilir?
Daha önce de defalarca yazmıştım: "Futbol işini Allah aşkına ölüm-kalım meselesine çevirmeyelim, fanatizme dökmeyelim. Futbol da sinema, müzik, tiyatro vs gibi hayatımıza renk katan bir eğlence unsurudur. Maç sırasında veya sonrasında sevdiklerimize takılırız, onları kızdırırız, onlar da bizi... Eğleniriz, hepsi hepsi bu kadardır, fazla bir anlam yüklememek lazım..
FUTBOLUN, kardeşliğimizi artırmak, bizi birleştirmek yerine, aramıza fitne sokmak, ayrıştırmak amacıyla kullanılmasına asla izin vermeyelim.
Ali KOÇ, meselesinde ise sizin kadar masumane düşünemiyorum ne yazık ki.. Şunu kabul edelim, geçen sezon çok kötü yönetti takımı, FENERBAHÇE neredeyse küme düşecekti ve ne medyadan ne de taraftardan hiçbir eleştiri gelmedi.Eger Aziz Yıldırım,Ali Şen dahil herhangi bir yönetici kadrosu olsaydı,Fener seyircisi, medyası el ele o yönetimi bin kere istifa ettirmişti.ALİ KOÇ, sermaye sahibi olarak onu eleştirecek tüm unsurları etkisiz hâle getirdi, getiriyor.Sizler hakiki FENER taraftari olarak başka unsurlardan önce YÖNETİMİ ve TEKNİK HEYETLE, FUTBOLCULARI ELESTİRMELİSİNİZ..TRABZONSPOR'un düştüğü aynı hataya düşüyorsunuz.Onlar "Fener, kupamızı çaldı."düşüncesine bir takıldılar 10 sene kendilerine gelemediler.Her Fener maçında sinirlerine hakim olamayıp kavga çıkardılar,yenildiler sürekli mağdurları oynadılar.Sonuc HÜSRAN oldu..İki yıldır kendilerine gelip gerçek TRABZON karakterine burunüp başarılı oldular.Size de tavsiyem şudur:" ONLARIN DÜŞTÜĞÜ HATAYA DÜŞMEYİN.FENER BU LİGİN TADI,TUZUDUR.
Seviyeli eleştirileriniz için teşekkür ederim.. Öncelikle ben siyasetçilerin de bir insan olarak tuttukları takımları desteklemeleri de bir kusur görmüyorum.Ne Cumhurbaşkanımızın törenle FENERBAHÇE Divan Üyesi olduğunda ne de Berat Albayrak herhangi bir Trabzonsporlu gibi formayı giyip poz vermesinden rahatsız olmadım.Acik yaradan zarar gelmez ve maç sahada kazanılır.Eger sadece madabaşinda veya hakem kararları ile ŞAMPİYON olunsaydi,Teknik Direktör ve iki yardımcısının 8-9 maç ceza alıp tribünde oturmak durumunda kalan GALATASARAY o sene şampiyon olamazdı.Akparti iktidarında, cumhurbaşkanımızin futboldan gelmesi hasebiyle tüm kulüplere değişik şekillerde çok büyük yardımlar yapıldı.Kiminin borçları yapılandırıldı,kiminin stadyum yapılmasına yardım edildi vs.Eger RECEP TAYYİP ERDOĞAN olmasaydı FENERBAHÇE, FETÖ'NÜN kurduğu ŞİKE TEZGAHINDAN ASLA KURTULAMAZDI.BUYUK İHTİMAL COK AĞIR CEZALAR EŞLİĞİNDE KUME DÜŞÜRÜLECEK VEBİR DAHA BELİNİ KOLAY KOLAY DOGRULTAMAYACAKTI.BEN BÖYLE İNANIYORUM..
Ne olduysa 1 hafta içinde oldu ts başkanı “Cumhurbaşkanımıza teşekkür ediyorum o olmasaydı halledemezdik.” Diyordu.(ts mali sorununu halledemeseydi Fb Uefa elemelerine katılacaktı) Bir bakan düşünün asıl işi ülke ekonomisini düzeltmekken gidip böyle açıklamalar yapıyor ve şu an dolar 6.01 Ya sizin bu konularda bilginiz yok ya da taraflısınız medyada taraf olan gün gelir bertaraf olur iyi günler
Keşke bu görüşlerinizi Mesut Yılmaz/Haluk Ulusoy zamanında,Fenerbahçe Kimsenin ağzına alamadığı FETÖyle mücadele ederken de belirtseydiniz.Fenerbahçe bu ülkenin kalesidir.Siz bunları rahat rahat yazarken O salladığınız Ali KOÇ Stadda o örgütün polislerinden gaz yiyiyordu.Evet geçen sene kimse Fenerbahçe ile uğraşmıyordu çünkü Fenerbahçe şampiyonluk potasında değildi.Ne olduysa bu sene oldu neden acaba? Tff başkanıyla gizli görüşme diyorsunuz.İstanbul da en açık yer Zorlu Center’dır.İstanbulu bilmiyorsunuz galiba bir gün gelirseniz Zorlu’da size bir çay ısmarlayayım. Siyaset konusuna gelince Devletin Maliye bakanı Trabzona gidip forma giyip Fenerbahçe’nin tescillenmiş şampiyonluğuna karşı “Bu 10-11 şampiyon forması değil mi?” Deyip gülüyordu. Sonrasında trabzon da “Kabinede 5 bakanımız trabzonlu hiç merak etmeyin.” diyordu (dolar o günlerde 5 küsür liraydı).Cumhurbaşkanı Fenerbahçeli diyorsunuz sezon başında ts başkanı “mali olarak çok kötü durumdayız Uefa’dan ceza gelebir.” Dedi